Kasım
sayımız çıktı

‘Güney Afrika’nın vicdanı’ydı

Güney Afrika’daki aparthe­id rejiminin sona erdiril­mesinde önemli rol üstlenen eski başpiskopos Desmond Tutu, 26 Aralık 2021’de 90 ya­şında hayata veda etti. Uzun yıllardır sağlık sorunlarıyla mücadele eden Tutu’nun pros­tat kanseri nedeniyle öldüğü açıklandı. Güney Afrika Cum­hurbaşkanı Cyril Ramaphosa başsağlığı mesajında Tutu’nun “simgesel bir ruhani lider, apartheid karşıtı bir aktivist ve insan hakları savunucu­su” olduğunu söylüyor, onun “özgürleştirilmiş Güney Afri­ka’nın gelecek nesillere miras bırakılmasına yardım ettiği­nin” altını çiziyordu.

1931’de Klerksdorp’ta dün­yaya gelen Desmond Tutu, ülke­sinde 1990’ların başlarına kadar süren apartheid rejiminin son bulması için en ön saflarda mü­cadele eden liderlerden biriydi. King’s College London’da ilahi­yat eğitimi alan din insanı, uzun yıllar öğretmenlik yaptıktan sonra 30 yaşında papaz olmuş­tu. Tutu, siyahlara karşı ayrım­cılığı savunan ırkçı rejime karşı barışçıl mücadeleyi desteklediği için 1984’te Nobel Barışı Ödü­lü’ne layık görülmüştü. Apart­heid rejiminin düşüşünün ar­dından eşcinsel hakları için de kampanya yürütmeye başlayan ve ülkedeki tüm renkleri kap­samak için “gökkuşağı ulusu” kavramını kullanan eski baş­piskopos, apartheid döneminde işlenen ırkçı suçları araştırmak üzere kurulan Hakikat ve Uz­laşma Komisyonu’nun başkan­lığını da yapmıştı. Ulusal Parti hükümetini apartheid’e duyulan öfkenin ırkçı şiddete yol açacağı konusunda uyarmış, ancak bir aktivist olarak şiddet içerme­yen protestoları desteklemiş; oy hakkı için dış ekonomik baskı yöntemini önermişti.

ANC’nin politikalarını eleş­tirdiği için Nelson Mandela’nın 2013’teki cenaze töreninden dışlanan Tutu, daha sonra bu tavrın onu çok incittiğini söyle­yecekti.

UĞUR ALACAKAPTAN (1934-2022)

Hukukun hümanist yüzü

Türkiye Ceza Hukuku’nun hümanist doktrini sa­vunan ekolünün önde gelen isimlerinden Prof. Dr. Uğur Alacakaptan, 22 Ocak 2022’de, 88 yaşında yaşamını yitirdi. Alacakaptan’ın ölüm haberi­ni duyuran İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, “Bir de babam öldüğünde bu denli üzgündüm. Kader çizgi­min ressamı gitti” derken, öğ­rencisi olduktan sonra Türki­ye’nin önde gelen hukukçuları arasına adını yazdıran pek çok meslektaşının hislerini dile getiriyordu.

1967’de profesörlük unvanı alarak Türkiye’nin en genç ce­za hukuku profesörü unvanı­nı kazanan Prof. Uğur Alaca­kaptan, 1974-76 arasında CHP Parti Meclisi Üyesi olarak gö­rev almış; 1975-1980 arasında Ankara Senatörlüğü yapmıştı. Ayrıca Bülent Ecevit liderli­ğindeki CHP’de Genel Sekre­ter Yardımcılığı görevinde de bulunmuştu. Askerî darbe dö­nemlerinde çeşitli soruştur­malara uğrayan Alacakaptan, 29 yıl önce kaybettiğimiz Uğur Mumcu’yla da Mamak Cezae­vi’nde aynı koğuşu paylaşmıştı.