Mesele sadece köleliğin ipleri germesinden ibaret değildi. Tarımsal güney, sanayileşmiş kuzey tarafından yutulmaktan korkuyordu. 1861’de iki ayrı zihniyet, iki ayrı yaşam biçimi arasında beklenen fırtına koptu. Teknolojik ve stratejik birçok yeniliğe sahne olan “ilk modern savaş” 600.000 kişiyi yok ederken, ufuktaki harplerin yıkıcılığını da haber veriyordu.