YAKIN TARİH BOYUNCA ZORUNLU GÖÇLER
İnsanlık durumundan insanlık dramına…
2. Dünya Savaşı’ndan bu yana dünyada mülteci sayısı 50 milyonu geçti. Savaş nedeniyle yaşanan zorunlu göçlerin başlangıç noktası şüphesiz 2. Dünya Savaşı değil. Ancak yaklaşık son 200 yıldır yaşanan sürgün ve trajedi, özellikle son 80 yıldır günümüz dünyasının yarınını da biçimlendiriyor. Büyük sürgünlerin oradan oraya savurduğu insanların ayak izlerinde…
GEÇ KAPİTALİZM ÇAĞINDA MÜBADİL-GÖÇMEN-SÜRGÜN OLMAK
Sınırlar dar geldiğinde sınırlar dar edildiğinde
Dünyada resmî olarak 300 milyon göçmen var (dünya nüfusunun % 3.6’sı). Buna 50 milyondan fazla olduğu tahmin edilen, belgesi veya statüsü olmayan bir topluluğu da katmak gerek. Göç, dün olduğu gibi bugün de egemen sınıflar için gerekli! “Medeniyet”in veya bir başka deyişle Avrupa kapitalizminin yükselişi… Küreselleşmenin neoliberal aşamasının bir parçası olan göç hareketleri...
ÖRSLE ÇEKİÇ ARASINDA BİR ÜLKE
Afganistan’da ‘TALEBE’ yeniden iktidar
1996-2001 arası Afganistan’da idareyi ele alan Taliban, o dönem savaş ağalarının kapışmasından ve ölümlerden yaka silken halkın desteğini sağlamıştı. 11 Eylül ve ABD’nin müdahalesinden sonra 20 yıl boyunca 2.2 trilyon Dolar akıtılan ülkede hem paralar yine şirketlere gitti hem de 100 binin üzerinde insan öldürüldü. Küresel eroin piyasasının % 90’ının kaynağı olan ülkede kaotik gibi gözüken tarihî yapı taşları…
Toprağın örtemediği sırlar: Kanada’nın karanlık geçmişi
Ülkede 1863-1998 arasında yerli çocukları asimile etmek için kullanılan yatılı okulların arazilerinde ardı ardına bulunan çocuk mezarları, ülkenin sömürgecilik tarihiyle yüzleşmesi için yapılan çağrıları yeniden yükseltti. Yerli topluluklar artık “özürden eyleme” geçilmesini istiyor. Okulların çoğunu işleten Katolik Kilisesi ise halen resmî olarak özür dilemedi.
ABD ÇEKİLİRKEN...
Afganistan: Giriş çok, çıkış yok, kaos her zaman
Afganistan, 2021 yazında yeni bir kaosun eşiğinde. ABD ve diğer askerî dış güçlerin çekilmesiyle birlikte, Tâliban’ın yeni bir katliama girişmesinden korkuluyor. Tarihteki tüm Afgan savaşlarının ortak noktası, istilacı gücün ülkeye kolayca girmesi ama hemen akabinde kesintisiz bir yıpratma savaşına maruz kalarak “rezil kepaze olması”dır. Darius ve İskender’den günümüze, İçasya’nın kapısı Afganistan’ın siyasi-askerî analizi.
İLK GİRİŞİM BUNDAN 70 YIL ÖNCEYDİ
Taksim meydanına cami: ‘Bölgeye İslâmi mühür’
Taksim’e cami inşa edilmesiyle ilgili ilk hamle, 1951’de o dönemin Türkiye Anıtlar Derneği’nce yapıldı. Üstelik bu cemiyet, caminin bugünkü gibi “oldukça büyük” olmasını ve yine bugün bulunduğu noktada yapılmasını da yazılı olarak önermişti! O tarihten günümüze Taksim meydanına cami yapma girişimleri, belediye-siyasi iktidarlar-siyasi liderlerin tutum ve demeçleri.
HANGİ VATAN?
Ukrayna ve Rusya: Eski dostlar düşman oldu
Kiev Devleti'nin mirası, yanyana ama ayrı iki halk: Ukrayna ve Rusya… Ekim Devrimi sonrasında Ukrayna göreli bağımsızlığını kaybedecek; Stalin'in merkeziyetçi politikaları onları kitlesel olarak açlığa, toplama kamplarına mahkum edecekti. 2013 "Meydan Olayları"yla alevlenen ve bugüne dek süren "düşük yoğunluklu çatışma"nın radyografisi…
HANGİ VATAN?
Ukrayna ve Rusya: Eski dostlar düşman oldu
Kiev Devleti'nin mirası, yanyana ama ayrı iki halk: Ukrayna ve Rusya... Ekim Devrimi sonrasında Ukrayna göreli bağımsızlığını kaybedecek; Stalin'in merkeziyetçi politikaları onları kitlesel olarak açlığa, toplama kamplarına mahkum edecekti. 2013 "Meydan Olayları"yla alevlenen ve bugüne dek süren "düşük yoğunluklu çatışma"nın radyografisi...
OĞUZ ATAY VE GÜNLÜK DEDİKODULARI
Eserlerini araştıran yok nema peşinde koşan çok
Ünlü yazarın 1980’lerin ortasında, ölümünden 10 sene kadar sonra “ünlü” olmasına yolaçan eseri Günlük, ortaya çıkış hadisesiyle yeniden gündeme getirildi. Oğuz Atay’ı yeni, özgün çalışmalar-araştırmalarla geleceğe taşıyalım; dedikodularla veya onun ismi üzerinden nemalanarak değil.
VAKIFLAR, BELEDİYEYE KARŞI
Paylaşılamayan toprak: Gezi Parkı kimin olacak?
Geçen ayın gündeminde, Gezi Parkı’nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) mülkiyetinden alınıp mazbut bir vakıf olan Sultan Bayezıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı’na devredilmesi vardı. İBB, Gezi Parkı’nın vakıf yoluyla meydana getirilmediğini, kültür varlığı da olmadığını söylüyor. İstanbul’un paylaşılamayan topraklarının tarihi...