TIBBİYE’DE İLK KIZ ÖĞRENCİLER
Erkek egemenliğinin kalesi açıldı kadına tıp fakültesi
Ebeler mesleki eğitim almaya 1842’de, hemşireler ise 1908’de başlamışlardı. Ancak hekimlik mesleği, “iffet ve ahlak” değerlerini zedeleyeceği gerekçesiyle kadınlara uygun görülmüyordu. Eylül 1922’de Tıp Fakültesi’ne kabul edilen ilk 10 kız öğrenciden 6’sı 1928’de stajlarını tamamlayarak okulu bitirecek, arkalarından gelenlere ilham kaynağı olacaktı.
REGL - “GÜMRÜK TARİFE CETVELİNİN 9619.00 POZİSYONU”
‘Muayyen günler’ kuralı: Adı yok ama tabusu çok
Kimileri onu zehirli kabul etmiş; kimileri mitleştirmiş, iyileştirici özellikler atfetmiş. Kimileri sözde koruma amacıyla, kimileriyse lanetli kabul ettiğinden “misafiri gelen” kadınları toplumun dışına itmiş. Menstrüasyon bahsediyoruz! Bugün bile adı anılmaktan imtina edilen, toplumun yarısının doğal bir fonksiyonu olmasına rağmen nedense konuşulmayan regl ve tarihin satıraralarında bile kendine yer bulamayışı…
İÇİMİZDEKİ KÖTÜLÜĞÜ ŞEYTAN'A MÂLETMEK… SOSYAL PSİKOLOJİ VE ÖNCÜLERİ
İnsan mısın sen ya? Evet; yani canavarım!
2. Dünya Savaşı, sıradan insanların da akla hayale sığmayacak kötülükler yapabileceklerini gösterdi. Holokost’la zirve noktasına ulaşan dehşet, tüm dünyayı insanın doğasına ilişkin fikirleri gözden geçirmeye mecbur bıraktı. Sosyal psikologlar, savaşın ardından insanın otoriteyle ilişkisini bir dizi deneye tabi tutacak; itaatin rahatsız edici mekanizmalarını açığa çıkaracaklardı. İnsan zihninin karanlık köşeleri...
Yüzünü örtmeyen toprakla örtüldü…
Bugün içinde yaşadığımız pandeminin sembolüne dönüşen maskeler aslında Ortaçağ’dan beri kullanılıyor. Arkalarında yatan teorilere, kullanım alanlarına göre onlar da güncelleniyor, gelişiyor. Gelişiyor mu gerçekten? Zira tarihin kimi dönemlerine bakınca bu konuda “tekerrür”, hatta günümüze kıyasla daha gelişkin anlayış ve uygulamalar görmek de mümkün. Maske karşıtları, dün de bugün de daha az yaşadı.
ÇAĞDAŞ SAĞLIK EĞİTİMİNDE 75. YIL
Bilim ve fedakarlık: Ankara Tıp Fakültesi
Cumhuriyetin ilk tıp fakültesi 20 Haziran 1945’te kurulmuş, Atatürk’ün hayali nihayet 2. Dünya Savaşı’ndan sonra gerçek olmuştu. Ankara Tıp Fakültesi tıbbiye geleneğinin Anadolu’ya taşındığı bir başlangıç oldu. Geç Osmanlı döneminden günümüze, büyük özveri ve emekle aktarılan kıymetli bir mirasın kısa tarihi...
MUHAREBE ALANLARINDA “İLAÇLI KUVVETLER”
2. Dünya Savaşı’nın ölümcül yan etkisi… AMFETAMİNLER
1939’da patlak veren 2. Savaş’ta, en önemli yeni strateji hızdı. Almanlar, İngilizler, Amerkalılar ve Japonlar, laboratuvarlarda üretilen ve beyni uyararak uyanıklığı sürekli kılan haplar kullandılar. Nazilerin “blitzkrieg” (yıldırım savaşı) hücumlarının, “korkusuz” pilotların, pervasız Kamikaze’lerin, amansız saldırıların arkasında hep bu “fırtına tabletleri” vardı… Ve bu uyarıcıları kullanmak “vatani bir görev”di.
19. YÜZYILDA BÜYÜK DÖNÜŞÜM
Halk sağlığı uygulaması elitlerin ve ekonominin ihtiyacından kaynaklandı
Bugün bildiğimiz anlamda halk sağlığı kavramı, 18. yüzyılda endüstri devriminin getirdiği yıkıcı sağlık sorunlarının sonucunda Londra ve Paris’te şekillendi. 19. yüzyılda iktidar sahipleri, hastalanmayan bir nüfusun daha fazla çalışabileceği ve bunu desteklemenin daha az maliyetli olacağını hesapladılar. Halkın sağlığı hükümetin meşru menfaatine idi! Böylelikle drenaj, kanalizasyon, çöp imhası, konut düzenlemesi konuları önem kazandı.
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE DEVAM EDEN BİR TEDAVİ ŞARK ÇIBANI
Yüzyıllar boyunca yüze vurulan bir damga
Türkiye’de Antep çıbanı, yıl yarası, Halep çıbanı, şark çıbanı, yakarca, üvez, tatarcık ve güzellik yarası... Eski dünyada leishmania, şark yarası (Oriental sore), Eriha çıbanı (Jeriho boil), Bağdat çıbanı (Baghdad boil), Belh çıbanı (Balkh sore) ve Bouton D’Orient... Küreselleşme, iklim değişikliği ve artan insan hareketliliği nedeniyle son yıllarda artan vakalar, dikkat edilmezse yeni salgınlara dönüşebilir.
İLK DİPLOMALI HEMŞİREMİZ (1880-1964)
Türkiye’nin Florence Nightingale’i: Safiye Hüseyin Elbi
Hayatını insan sağlığına ve mesleğine adadı. Balkan ve Çanakkale Savaşları’nda gönüllü çalıştı. Uluslararası Kızılhaç Cemiyeti tarafından Florence Nightingale anısına verilen madalyanın ilk ve tek Türk temsilcisi oldu. Birçok uluslararası organizasyonda Türkiye’yi temsil etti. Birçok sağlık ve yardım derneğinin kuruluşuna öncülük etti.
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BİREY VE HALK SAĞLIĞI ÖYKÜSÜ AŞILAR VE KARŞITLAR
Milyonları kurtardılar yine de yaranamadılar: Aşılar ve Karşıtlar
Bütün zamanların en ölümcül hastalığı çiçek, aşısı bulunan ilk hastalıktı. Batı dünyası Doğu’da eski çağlardan beri bilinen geleneksel çiçek aşısıyla 18. yüzyılda İstanbul’da tanıştı. 19. yüzyılda yıldızı parlayan, 20. yüzyılda altın çağını yaşayan aşılar, adları ölümle anılan pek çok salgın hastalığa karşı inkar edilemez başarılar kazandı. Günümüzde ise dünyada ve Türkiye’deki aşı karşıtları, toplum sağlığını riske atıyor.