Bizans çağından 1980’lere kadar İstanbul sularında saltanat kayığından pazar kayığına, peremeden piyadeye 28 çeşit kürekli deniz aracının süzüldüğü söylenir. Şirket-i Hayriye vapurlarından önce; ulaşımda, taşımacılıkta ve ticarette şehrin iskeleleri arasında mekik dokuyan kayıkçıların rolü önemlidir. 19. yüzyıl sonlarında çekilmiş Sébah&Joaillier imzalı fotoğrafta, iskele kethüdasının denetiminde Balat-Kasımpaşa-Hasköy-Fener arasında yolcu ve eşya taşıyan fesli, cepkenli Haliç sandalcıları görülüyor. Deniz trafiğinin bugünkünden çok daha yoğun oluşu dikkati çekici. Yeni fotoğrafta ise, kent siluetine Haliç sırtlarından tecavüz eden beton yapılaşma gözü tırmalıyor.