Dünün ve bugünün gündemi e-postanıza gelsin.
0,00 ₺

Sepetinizde ürün bulunmuyor.

Salgının gölgesinde Türkiye’nin bilançosu

Türkiye, tüm dünya gibi yılın büyük bir bölümünü pandemi gündemiyle geçirse de siyaset gündemine de yer ayırabildi. Kabul edilen-edilmeyen istifalar, yeni kurulan partiler, İstanbul Sözleşmesi tartışmaları, Ayasofya’nın yeniden cami olması ve Doğu Akdeniz’de yükselen gerilim 2020’nin kilit tartışmalarındandı.

ELAZIĞ VE İZMİR’DE DEPREM, VAN’DA ÇIĞ

2020’de tüm dünyada gerçekleşen depremler içinde en çok can kaybının yaşandığı iki deprem Türkiye’de gerçekleşti. 24 Ocak’ta Elazığ’da gerçekleşen 6.7 büyüklüğündeki depremde 41 vatandaşımız hayatını kaybetti. 30 Ekim’de İzmir’de gerçekleşen 6.6 büyüklüğündeki deprem ise 116 kişinin hayatını kaybetmesine neden olarak, 2020’nin en ölümcül depremi oldu. 4-5 Şubat 2020 tarihlerinde ise Van’da iki kez çığ düşmesi, 42 kişinin ölümüyle sonuçlandı. İlk çığın ardından olay yerine giden kurtarma ekibinin üzerine ikinci çığ düştü. İlk olayda 7, ikinci olayda 35 kişi hayatını kaybetti.

Elazığ Depremi

21 YENİ PARTİ KURULDU

Aralık 2019’dan beri Türkiye’de 21 yeni parti kuruldu. AK Parti’den ayrılan eski Başbakan Ahmet Davutoğlu “Gelecek”, eski Bakan Ali Babacan da “Deva” partileriyle yeniden siyaset sahnesine çıktı. Bir parti hamlesi de “Yenilik Partisi”yle 26 ve 27’nci dönem CHP Ardahan milletvekili Öztürk Yılmaz’dan geldi. CHP’nin son cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin başlattığı “1000 Günde Memleket Hareketi”nin de yeni bir partiye evrilebileceği konuşuluyor. Son olarak 21 Eylül’de iklim krizini odağına alan Yeşiller Partisi kuruldu.

İDLİB SALDIRISI

27 Şubat 2020’de Rusya destekli Suriye Silahlı Kuvvetleri, Suriye’nin İdlib kentinde, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı tabura bir hava saldırısı düzenledi. 34 Türk askerinin ölümüyle sonuçlanan saldırı, Türkiye’nin Suriye İç Savaşı’ndaki en büyük kaybı oldu.

SES GETİREN ÜÇ İSTİFA

Türkiye gündemine damgasını vuran ilk istifa 12 Nisan’da Süleyman Soylu’dan gelmişti. Soylu, Twitter hesabı üzerinden duyurduğu istifasında “Gayretle ve titizlikle yürütülen bir süreçte, tamamen salgının önlenmesine yönelik hafta sonu sokağa çıkma yasağı kararının uygulanmasının sorumluluğu, her yönüyle şahsıma aittir” ifadelerine yer vermişti. 10 Nisan Cuma gecesi 21.00 süreçlerinde açıklanan hafta sonu sokağa çıkma yasağı, insanların son dakikada ihtiyaçlarını almak için sokağa dökülmesine neden olmuş, pandeminin yayılma riskini artırmıştı. Soylu’nun istifası 2 saat 23 dakika sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından reddedildi.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, 8 Kasım Pazar akşamı kişisel Instagram hesabından “sağlık sorunları sebebiyle görevinden istifa ettiğini” duyurdu. İstifa kararı açıklandıktan sonra basın organlarının haberi duyurmaması tepki çekti. İstifa haberinin ardından Türk Lirası iki yılın en hızlı yükselişini göstererek, ABD Doları karşısında değerini %5,3 artırdı.

Albayrak’ın ardından 24 Kasım’da AK Parti’nin kurucu kadrosunda yer alan Bülent Arınç da YİK üyeliğinden istifasını Twitter üzerinden yayımladı. Katıldığı bir programda Selahattin Demirtaş’ın tahliye olabileceğini ve işinsanı Osman Kavala’nın tutuklu kalmasına hayret ettiğini söyleyerek gündeme gelen Arınç, bu ifadeleri YİK üyesi olarak değil, “TBMM Eski Başkanı” sıfatıyla yaptığını savundu.

FATİH SULTAN MEHMET PORTRESİ İSTANBUL’A GERİ DÖNDÜ

Fatih Sultan Mehmet’in bilinen üç yağlıboya tasvirinden bir tanesi olan ve Gentile Bellini’nin atölyesinden çıktığı düşünülen tablo, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından satın alındı. 24 Haziran’da Londra’daki Christie’s müzayede evinde açıkartırmaya çıkarılan tablo, 770 bin sterlinlik fiyatına ek olarak ödenecek müzayede evi komisyonuyla birlikte İBB’ye 935 bin sterline (yaklaşık 8 milyon lira) maloldu.

İstanbul’a gelen Fatih Sultan Mehmet tablosu

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ GÜNDEMDEN DÜŞMEDİ

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un 2 Temmuz’da katıldığı programda “Nasıl imzalanmışsa, usulü yerine getirilerek çıkılır” demesiyle tartışmaya açtığı İstanbul Sözleşmesi, yıl sonuna dek gündemde kalmayı sürdürdü. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, 2011’de Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu ve kadına şiddetle mücadelenin uluslararası referans metni kabul edilen İstanbul Sözleşmesi’nin “tartışmalı maddelerine çekince konulması” veya “tek taraflı feshi”nin hukuki ve toplumsal sonuçları üzerinde çalışılmasını istediği bildirildi. Sözleşmenin gündeme gelmesiyle birçok kadın platformu Türkiye’nin dörtbir yanında “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” sloganıyla protestolar düzenledi. İstanbul Sözleşmesi tartışmaları sürerken CHP Giresun Milletvekili Necati Tığlı’nın hazırladığı “Kadın Cinayetleri Raporu” 2020’nin ilk 9 ayında en az 369 kadının katledildiğini, bunun da son 17 yılda yüzde 344.5’lük bir artışa tekabül ettiğini iddia etti.

“İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” protestoları

AYASOFYA YENİDEN CAMİ OLDU

Danıştay 10. Dairesi, Sürekli Vakıflar Tarihi Eserlere ve Çevreye Hizmet Derneği’nin açtığı dava üzerine Ayasofya’nın camiden müzeye dönüştürülmesini öngören 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal edildi. Karara gerekçe olarak Ayasofya’nın Fatih Sultan Mehmet Han Vakfı mülkiyetinde olması ve “vakıf senedindeki cami vasfı dışında kullanımının hukuken mümkün olmaması” gerekçe gösterildi. Cumhurbaşkanlığı kararıyla Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilen, 916 yıl kilise, 481 yıl cami ve 80 yılı aşkın bir süredir de müze olarak kullanılan Ayasofya’da 24 Temmuz günü uzun bir aradan sonra ilk cuma namazı kılındı.

Ayasofya’da uzun yıllar sonra ilk cuma namazı.

DOĞU AKDENİZ’DE GERİLİM

2000’lerin başında Akdeniz’in doğusunda önemli doğalgaz ve petrol yataklarının bulunduğunun ortaya çıkmasıyla başlayan pazarlıkların gerilimi bu yıl da sürdü. 2019’un başında Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Yunanistan, İsrail, İtalya, Ürdün, Filistin ve Mısır, Doğu Akdeniz Gaz Forumu’nu kurmuştu. Türkiye ise önce Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile sonra da Libya Hükümeti ile deniz sınırı anlaşması yaptı.

Bu sırada Libya’da devam eden içsavaşta Halife Hafter’in hükümeti ele geçirmesi halinde Türkiye ile yapılan anlaşmayı bozacağına kesin gözüyle bakıldığından Türkiye’nin savaşa dahli de arttı.

Yunanistan, Halife Hafter ile Akdeniz’de Türkiye’ye karşı oluşturduğu cepheden de faydalanarak kendi karasularını 12 mile çıkarma amacını açıkladı. 11 Ağustos’ta Güney Kıbrıs Rum yönetimine iki savaş uçağı ve bir nakliye uçağı gönderen Fransa, Ağustos ayından itibaren Akdeniz’de askerî tatbikatlar düzenlemeye başladı. 11 Eylül’e kadar Doğu Akdeniz’de yeni NAVTEX ilan eden ve doğalgaz arama çalışmalarını sürdüren Türkiye, bölgeye yaklaşan altı Yunanistan savaş uçağını önleme yaparak bölgeden uzaklaştırdı. Dışişleri Bakanlığı, Fransa’ya “Türkiye’ye kırmızı çizgi çektiğini sananlar kararlı duruşumuzla karşılaşacak” tepkisini gösterirken, Yunanistan’ın karasularını 12 mile çıkarma çabasının “savaş sebebi” olacağı açıklandı.

Türkiye, Doğu Akdeniz’de yeni NAVTEX ilan etti.

KARADENİZ’DE DOĞALGAZ BULUNDU

Cumhurbaşkanı Erdoğan 21 Temmuz’da günler öncesinden açıklanacağı söylenen müjdeyi verdi. Erdoğan, Türkiye tarihinin en büyük doğal gaz keşfinin Karadeniz’de gerçekleştirildiğini, Fatih sondaj gemisinin 320 milyar metreküp doğal gaz rezervi keşfettiğini ve 2023’te gazın kullanılmasının hedeflendiğini açıkladı. Uzmanlar, doğal gazın çıkarılması için 5 milyar dolara yakın yatırım yapılması gerektiğini, 2019 rakamlarına göre bu miktarın Türkiye’nin 7 yıllık tüketimini karşılayabileceğini ifade ediyor.

DAĞLIK KARABAĞ’DA SAVAŞ

Dağlık Karabağ bölgesinde Ermenistan ve Azerbaycan kuvvetleri arasında 27 Eylül’de başlayan savaş, 8 Kasım’da Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Dağlık Karabağ’ın Şuşa kentinin Azerbaycan kuvvetleri tarafından ele geçirildiğini duyurmasıyla son buldu. Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin aracılığıyla barış anlaşması imzalamak için diplomatik masaya oturdu. Böylece, Azerbaycan 1990’larda kaybettiği toprakların büyük bir kısmının kontrolünü tekrar elde etmiş oldu. Anlaşmaya göre en az beş yıl bölgede kalacak olan Rusya barış gücünün görev süresi uzatılabilecek; Türkiye ise gözlemci konumunda bulunacak.

SOSYAL MEDYA PLATFORMLARINA CEZA

1 Ekim’de yürürlüğe giren “Sosyal Medya Yasası” uyarınca Türkiye’de günlük erişimi bir milyondan fazla olan ve daha önce belirlendiği gibi 2 Kasım’a kadar Türkiye temsilcilerini bildirmeyen Facebook, Instagram, Twitter, YouTube, Periscope, TikTok gibi sosyal medya platformlarına 10’ar milyon lira para cezası kesildi. “Sosyal Medya Yasası”, kişilik hakları ve özel hayatın gizliliği ile ilgili ihlaller hakkındaki başvurulara 48 saat içinde cevap verilmesini şart koşuyor. Uzmanlar, yapılacak düzenlemeyle haberlerin yaygınlaşmadan engellenebileceğini, bunun da bağımsız gazetecilik ve alternatif medyayı tehdit ettiği görüşünde.

HDP’NİN İL BELEDİYESİ KALMADI

En son 2 Ekim’de Kars Belediyesi’ne kayyum atanmasıyla HDP’nin seçimlerde kazandığı bütün il belediyelerini kaybetti. HDP, 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde kazandığı 65 belediyeden yalnızca beşini elinde tutuyor.

KANAL MI İSTANBUL MU TARTIŞMASI

AK Parti, 2011’den beri gündemde olan tartışmalı Kanal İstanbul projesini hayata geçirmek için Ocak ayında yeniden harekete geçti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “En büyük hayalim” dediği projeye karşı çıkanların başında gelen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, projeye neden karşı olduğunu anlatan 15 maddelik bir bildiri yayımlamış, “Ya Kanal ya İstanbul” yazılı afişler hazırlatarak İstanbul’un çeşitli ilçelerine astırmıştı. İmamoğlu’na afişleri İBB imzası ve “kamu kaynakları”nı kullanması nedeniyle “devlet projesine muhalefet” suçlamasıyla soruşturma açıldı.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Ya Kanal Ya İstanbul” afişiyle

Devamını Oku

Son Haberler