İHTİYAÇTAN ZEVKE UZANAN SÜREÇ
Ava giden avlandı, insan türü yalnız kaldı
Bir toplayıcı iken kendi av olan insan evladı sonradan hıncını uçan-kaçan her şeyden çıkarmış; en yaman, en sapkın ve sınır tanımayan avcı olmuş. “Avcı-toplayıcı” dönemden modern zamanlara uzanırken, her coğrafyada, her inanışta kendini kaybeden iktidar sahipleri, ziyafet-parti-zevk üçgeninde hayvanların da neslini tüketmiş.
Av, hüner ve takdir Padişahın güç gösterisi
Toplu hâlde avlanmak, tarih boyunca hükümdarlar tarafından bir talim fırsatı olarak görüldü; ayrıca gündelik hayatın monotonluğundan kurtulmak için de eşsiz bir yoldu. İran ve Yakındoğu geleneklerinde hükümdar daima görkemli bir avcı görünümündeydi. Eski Türklerde avın yeri mukaddesti. Osmanlılar avlanma işlerini tüm ayrıntılarıyla teşkilatlandırdılar ve resimli hüner kitaplarında maharetlerini gururla anlattılar.