Çok erken bir veda. Ancak Boseman’ın özellikle “Siyah Panter” filmleriyle ortaya koyduğu performans ve etki o denli yüksekti ki, sadece rol yapmadı aynı zamanda bir “rol model” oldu. Kısa ama müthiş bir başarı öyküsü, bir başarı gerçeği.
Genç ölümler hep trajiktir. Hollywood aktörü Chadwick Boseman 4 yıldır sessiz sedasız başetmeye çalıştığı kansere yenildiğinde henüz 44 yaşındaydı. Kariyerinin en parlak noktasındaydı.
Bir işçi ailesinin oğlu olarak 1976’da Güney Carolina’da doğmuştu. Lisede, vurularak öldürülen bir sınıf arkadaşıyla ilgili Crossroads isimli ilk oyununu yazıp sahneye koymuş. Siyahların çok tercih ettiği Howard Üniversitesi’nde yönetmenlik okumuş. Üniversiteden sonra Harlem’deki “Schomburg Siyah Kültürü Araştırma Merkezi”inde drama hocalığı yapıyor. Siyahi hakları savunucusu olarak edindiği politik kimlikte bu merkezin yeri çok önemli.
“Siyah Panter” filmlerinden önceki kariyeri daha çok tiyatroda. Kariyerinin ekran kısmında ise “All My Children” adlı pembe dizi var; fakat yapımcılara ırkçı klişeleri destekledikleriyle ilgili şikayette bulununca atılıyor. Sinemaya ise ilk siyah Amerikan futbolcusu Ernie Davis’in öyküsünü anlatan “The Express: The Ernie Davis Story” ile giriş yapıyor.
Boseman’ın önünü açan rolü, 2013’te beyzbol yıldızı Jackie Robinson’u canlandırdığı “42”. Önemli filmlerinden biri de James Brown’ın hayatını anlatan 2014 yapımı “Get On Up”. 2016’da “Gods of Egypt” filminde Thoth karakterini canlandırıyor (Film neredeyse sadece beyaz aktörlerle çalıştığı için çok eleştiri aldı. Boseman bütün eleştirilere katıldı ve rolü filmde hiç değilse bir Siyah Tanrı olsun diye özellikle kabul ettiğini söyledi).
Gelelim “Black Panther” serüvenine… 2016’da beş filmlik bir anlaşma imzalayarak T’Challa/Siyah Panter rolünü üstleniyor. Serinin ilk filmi 2016’da gösterime giren “Kaptan Amerika: İç Savaş”. Fakat Chadwick’i gerçek hayatta da süper kahraman statüsüne çıkaran, serinin 2. filmi 2018 yapımı “Siyah Panter”. Film, Marvel dünyasının vizyona girdiği haftasonu yaptığı gişe geliriyle yapım bütçesini aşan ilk filmi. Boseman’ın kısa ömrüne sığdırdığı bir diğer önemli film de siyah hakları savunucusu yönetmen Spike Lee’nin “Da 5 Bloods”ı.
Boseman’ın söyleşilerini izlediğinizde son derece alçakgönüllü, nazik ve besbelli ki çok iyi kalpli bir insan olduğunu göreceksiniz. “Verdiğim emeğe ve zamana değecek karakterleri oynamaya çalıştım; işimin bir anlamı olsun istedim; rollerimin beni zorlamasından zevk aldım”.
Hollywood çok iyi bir oyuncusunu, siyahlar ise bir rol modellerini, ilk süper kahramanlarını yitirdi.