Ahmet Kuyaş 29 Ekim 1923’e uzanan süreci, kritik belgeler- yorumlar eşliğinde dünü ve bugünü anlamak isteyenlerin ilgisine sunuyor. Kitap, kongreler, manda tartışmaları, Meclis’in kurulması, 3. Meşrutiyet, Denizli Vakası, Mondros Mütarekesi, Moskova Antlaşması, Büyük Taarruz, Mudanya ve saltanatın kaldırılması hadiselerini ele alıyor.
Tarihçi ve #tarih’in yayın kurulu üyesi Doç. Dr. Ahmet Kuyaş’ın yeni kitabı Yüzüncü Yıl Notları (1918-1923) Kırmızı Kedi tarafından yayımlandı. Kuyaş, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun, dolayısıyla öncesi ve sonrasındaki birçok önemli olayın 100. yıldönümünde, yaşanan hadiselerin ve yayımlanan belgelerin çapraz analizini yapıyor.
Hocamızın kitabı, kendisinin son dönemde kaleme aldığı ve bir kısmı dergimizde de yayımlanan yazılarını kapsıyor. Ancak bu yazılar hem tekrar gözden geçirildi hem de yeni yazılar kitaba eklendi; örneğin daha önce yayımlanmamış ve Sakarya zaferiyle ilgili detaylı makale de bunlardan biri. Kitabın sonunda da bahsedilen süreçleri az bilinen noktalarıyla gözler önüne seren 13 belge yer alıyor.
Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcı, kongreler, manda tartışmaları, Meclis’in kurulması, Üçüncü Meşrutiyet, Denizli Vakası, Mondros Mütarekesi, Moskova antlaşması, Büyük Taarruz, Mudanya, saltanatın kaldırılması ve cumhuriyet…
Bitmiş, bitap düşmüş toprakların modern bir cumhuriyete dönüşme öyküsünü anlatıyor Ahmet Kuyaş. Arka kapakta yer alan ifadeleriyle, “Devrimi sevebiliriz. Ama onu sevdirebilmek için iyi anlatmak, iyi açıklamak zorundayız. Bu da o devrimin siyasal kurumlar boyutuna olmadık birtakım hukuki ya da demokratik kulplar takmaktan vazgeçip ‘devrim’ dediğimiz süreci iyi anlamaya çalışmakla olabilir.”
Cumhuriyetin 100. yıldönümünde tarihin bir kuru anlatılar yığını olmadığını; korumamız ve geliştirmemiz gerekenin ne olduğunu anlamak için tarihe bakmamız gerektiğini bir defa daha hatırlatıyor Ahmet Kuyaş. Hem de sıkıcı olmayan, dayatmayan, rahat okunan nalına-mıhına metinlerle.
1921
‘Biz bize benziyoruz efendiler!’
Ahmet Kuyaş, Mustafa Kemal’in 1921’de Meclis’in 120. oturumunda yaptığı konuşmayı da aktarıyor:
“Efendiler; Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti mevcuttur, meşrudur ve kanunidir… Efendiler; bizim hükümetimiz demokratik bir hükümet değildir, sosyalist bir hükümet değildir. Ve hakikaten, kitaplarda mevcut olan hükümetlerin mahiyet-i ilmiyyesi itibariyle hiçbirine benzemeyen bir hükümettir. Fakat hakimiyet-i milliyeyi, idare-i milliyeyi yegane tecelli ettiren bir hükümettir; bu mahiyette bir hükümettir. İlm-i içtimai noktasından bizim hükümetimizi ifade etmek gerekirse, ‘halk hükümeti’ deriz… Fakat ne yapalım ki, demokrasiye benzemiyormuş, sosyalizme benzemiyormuş. Efendiler; biz benzememekle ve benzetmemekle iftihar etmeyiz. Çünkü biz bize benziyoruz, Efendiler…”
ALEVÎ-BEKTAŞİ MÜZİĞİ ÜZERİNE TEMEL BİR REFERANS
Feyzullah Çınar yeniden seslendi
Alevî müzik geleneğinin en önemli isimlerinden biri olan Feyzullah Çınar’ın eserleri, Kalan Müzik aracılığıyla CD’ler üzerinden sevenleriyle buluşuyor.
Çınar’ın, Pir Sultan Abdal, Teslim Abdal, Şah Hatayi, Âşık Dertli, Âşık Mesleki, Âşık Seyrani, Âşık Sıtkı, Âşık Noksani, Âşık Ruhsati, Derviş Kemal, Âşık Mihneti, Âşık Ceyhuni gibi büyük halk şairlerinin sözleriyle buluştuğu besteleri, “Feyzullah Çınar Eserleri” albümünde biraraya geliyor. 1983’te ölen büyük ozanın anısına yapılan projenin bu ilk albümünde, Feyzullah Çınar’ın ezgileri birbirinden özel sesler ile nefes buluyor.
Nilüfer Saltık’ın prodüktörlüğünde tamamlanan bu özel proje, halk müziğinin önde gelen usta sanatçılarından Erdal Erzincan ve Cengiz Özkan’ın proje danışmanlığında 2 yıla yakın bir sürede hazırlandı. “Feyzullah Çınar Eserleri” projesi iki bölümden oluşuyor. Albümün ilk bölümünde Erdal Erzincan, Cengiz Özkan, Dertli Divani, Nidâ Ateş, Ahmet Aslan, Muharrem Temiz, Ali Rıza Albayrak & Hüseyin Albayrak, Mercan Erzincan, Ender Balkır, Mazlum Çimen, Grup Abdal, Zeynep Bakşi Karatağ ve Erdem Altınses yer alıyor.
Bu çalışmanın bir diğer önemi ise proje tanıtımında ve kapak çalışmalarında bulunan fotoğrafların ilk defa dijital ortama aktarılmış olması. Çınar’ın aile fotoğraf arşivinden alınan ve daha önce günyüzüne çıkmamış fotoğrafları, sanatçının hayatındaki farklı dönemleri sergiliyor. 1937’de Divriği’de doğan Çınar, ilk plağını 1966’da çıkardı. Söylediği türküler nedeniyle hapse de girdi. 1969’da Fransa’ya gitti ve Alevî-Bektaşi kültürü, müziği üzerine konferanslara katıldı, konserler düzenledi. Fransa Radyo Televizyonu ve UNESCO tarafından iki uzunçaları yayınlandı. 1983’te Ankara Belediyesi’nde temizlik işçisi olarak çalışırken 45 yaşında öldü.
Voleybolun Altunizadeli ‘Dünya’sı
Türk voleybolunun iz bırakan sembol isimlerinden, 2022 sonunda vefat eden (#tarih Şubat 2023) Dünya Baltacıoğlu’nun (1955-2022) ardından, Altınyurt Spor Kulübü kendisine ithaf ettiği kitabı sporseverlerle buluşturdu. Kardeşi Tansı Yıldırımer imzasıyla çıkan Dünya Baltacıoğlu kitabı, efsane voleybolcudan sevenlerine kalıcı bir hatıra olmanın ötesinde bir Altunizade kitabı olarak da dikkati çekiyor.
Kitap, Baltacıoğlu’nun günümüz ve gelecekteki tüm sporculara model kişiliğini aktarmanın yanında, yine model bir yapılanmayla kurulan Altınyurt Spor Kulübü’nü kurucuları, felsefesi ve topluma olan katkısıyla tarihe not düşüyor. Bugün istisnasız Altınyurt çatısı altından geçmiş her spor insanının minnet ve şükranla andığı, “hayatıma dokundu” dediği Mehmet Bengü başta olmak üzere, kulübün kurucu ustaları da kitabın sayfalarında yer alıyor. Dünya Baltacıoğlu, sporcusu olarak adımını attığı kulübüne yıllarca başkanlık yapmış ve kıymetli sporcuların yetişmesine katkıda bulunmuştu.
Altınyurt Spor Kulübü yayını olarak basılan kitabın tüm geliri sporculara aktarılacak. Kitap internet üzerinden ve kulüpten edinilebiliyor (0553 6587969 numaralı telefondan iletişime geçilmesi gerekiyor).