Kasım
sayımız çıktı

Bir ‘Kızıl’ darbeydi davullara vurulan…

Efsane İngiliz davulcu Ginger Baker (Peter Edward Baker), delilik ve dahilik kuleleri arasına gerilmiş ipte yürüyen bir canbazdı. 2. Dünya Savaşı sırasında savaş trampetlerine doğdu, Afrika davullarını duydu ve dörtnala giden atlarla birlikte koştu. Türlerle sınırlanamayacak bütün müziklerin davul vuruşlarını bütün zamanlar için değiştirdi.

Ginger Baker, 6 Ekim 2019’da, 80 yaşında hayatını kaybetti. Bir çok ajans “Dünyanın en iyi davulcusu öldü” diye geçti haberi. Tapınma tanımlamalarına temkinli yaklaşanlar bile, Baker’a “en iyi” denmesinden rahatsızlık duymadı.

Hayranları için, delilik ve dahilik kuleleri arasına gerilmiş ipte yürüyen bir canbazdı o. Bagetleri eline aldığı ilk günden sonra caz, rock, hard rock, punk, metal ve türlerle sınırlanamayacak bütün müziklerin davul vuruşlarında Ginger Baker adı geçti. Rock davulunun kurucuları Keith Moon (The Who), John “Bonzo” Bonham (Led Zeppelin) ile Ginger Baker’dan oluşuyordu ve bu üçgenin dik açılı köşesinde onun adı vardı.

1939’da Londra’da dünyaya gelen Peter Edward Baker’a saç rengi dolayısıyla “Ginger” (Kızıl) lakabı takıldı. Ömrü boyunca da, kendisi dahil herkes bu lakabı kullandı.

15 yaşında bütün kişilik özelliklerini yansıtacağı enstrümanıyla tanıştı. Charlie Parker’ın efsanevi bir kadroyla 1953’te kaydettiği “The Quintet of the Year” albümünü ve efsane davulcu Max Roach’u dinledikten sonra kararını vermişti. Doğal bir yeteneği vardı ama bununla yetinmedi ve 1960’lı yıllarda dönemin önde gelen caz davulcularından olan Phil Seamen’dan ders aldı.

1963’te Graham Bond Organisation’la özellikle İngiltere çapında şöhret kazandı. Ama onu dünya çapında bir yıldız yapacak buluşma 1966’da gerçekleşti. Gitarda Eric Clapton ve basta Jack Bruce ile kurduğu Cream, kısa süre içinde rock müzik tarihinin en önemli gruplarından biri oldu. Üç büyük müzisyenden ve üç zorlu karakterden oluşan grubun ömrü uzun sürmedi ne yazık ki. Özellikle Baker ve Bruce arasındaki kavgalar, 1968’de Cream’in sonunu getirdi. Grup sadece iki yıllık ömründe rock müziğin dinamiklerini değiştirmeyi başarmıştı. Bunda Ginger Baker’ın büyük payı vardı kuşkusuz.

Tarihe geçen davul solosu Ginger Baker, Cream’in 1966 tarihli “Toad” parçasını çalarken… Bu performansı, rock müzik tarihindeki ilk davul sololarından.

Tekniğinin köklerinde caz müziği vardı ve hızdan çok karmaşıklığa, kesintisiz aynı akan ritimden çok sürekli değişime önem veriyordu. Konserlerde 20 dakika süren soloları, melodik, öfkeli ve geveze stili kendisinden sonra gelecek çok sayıda davulcuyu etkisi altına almıştı bile.

Cream’in dağılmasından sonra Ric Grech, Eric Clapton ve Steve Winwood ile kısa süreli Blind Faith denemesi ve kalabalık Air Force çıkartmasından sonra, Ginger Baker’ın Afrika yılları başladı. Aslında Afrika ritimlerine Phil Seamen’la çalıştığı yıllardan beri ilgisi vardı. Nijeryalı müzisyen ve aktivist Fela Kuti’yle çalışmaya başlamasıyla bu ilgi, yaşamının tamamını kapladı. Üstelik yeni bir tutku daha edinmişti: Atlar. Böylece savaş trampetlerinin ve Afrika davullarının yanına bir de dörtnala koşan atlar eklendi.

1980 sonrası Ginger Baker için Afrika, İtalya, doğa, atlar, uyuşturucudan temizlenme çabası ve kısa süreli müzik çalışmalarıyla geçti. Bu çalışmalardan en önemlisi, Charlie Haden ve Bill Frisell ile kurduğu Ginger Baker Trio oldu. Grup 1994 ve 1996’da iki albüm yayınladı. 2005’te Cream bir dizi konser için tekrar buluştu. Baker, giderek bozulan sağlığı ve dinmeyen öfkesiyle hayatının son yıllarını Nijerya’daki evinde geçirdi.

Rock müziğini değiştiren isimlerden biriydi. Ancak tümüyle bu müzikle anılmaktan rahatsız olurdu. Şimdi artık bu dehadan ve delilikten geriye olağanüstü kayıtlar kaldı. Ginger Baker’ın yeteneğini biraz olsun anlayabilmek için büyük caz davulcuları Elvin Jones, Art Blakey, Phil Seamen, Max Roach ve Tony Williams ile gerçekleştirdikleri “davul savaşları”ndan birini dinlemek/izlemek yeterli.