Kasım
sayımız çıktı

Aç parantez, kapa parantez: Sadece hâli tarif eden işaret

AYRAÇ VE İÇİNDEKİLER

Batılı anlamda noktalama işaretleri Türkçede ilk defa Tanzimat döneminde kullanılmaya başlandı. İlk çeviriler ve uyarlamalarda, o dönemde “mu’tarıza” karşılığı olarak “parantez” görülür. Şinasi’den Ahmet Mithat Efendi’ye, oradan Oğuz Atay, İlhan Berk ve Ferhan Şensoy’a uzanan, hatta ayraç içine alınanlar ve durum açıklamaları…

Türkçede parantezi (ayraç) en etkin kullanan yazar­ların başında gelen Oğuz Atay, Tehlikeli Oyunlar romanın­da şöyle der: “Parantez içine ya­zılır albayım ‘hava kararmakta­dır’ diye. Aynı parantezin içinde Hikmet de soldan girer albayım. Parantezin içine italik yazılır albayım. ‘Uzatma Hikmet’ denir ona gerçek hayatta. Oyunda ise denmez. Oyunda, tiyatronun kurallarına uygun olan güzel sözler söylenir. Bütün tanımlar parantez içinde verilir. Kimse o sözleri söylemez sahnede”.

Batılı anlamda noktalama işaretleri Türkçede ilk defa Tan­zimat döneminde kullanılmaya başlandı. Türk noktalama tari­hinde Şinasi’nin Şair Evlenmesi adlı tiyatro eseri önemli bir yer tutar. Bu eserin ilk sayfasında parantez, konuşma çizgisi ve nokta ile ilgili açıklamalar var­dır. Parantez için, “Mu’tarıza ( ) içinde bulunan kelâm yalnız hâli ta’rif içindir” diye yazar.

Ahmet Mithat Efendi nokta, iki nokta, sıralı noktalar, soru, ünlem, ayraç, köşeli ayraç, konuşma çizgisi gibi işaretlere Felâtun Beyle Râkım Efendi adlı eserinde yer vermiştir. Direktör Âli Bey, Molière’den uyarladığı Ayyar Hamza oyununda soru, ünlem, parantez konuşma çizgisi ve sıralı noktalara da yer vermiştir. Bu dönemde nokta­lama işaretleri önceleri tiyatro eserlerinde, hikaye ve roman gibi türlerde, daha sonra da şiirde kullanılmaya başlanmış­tır. Batı’dan yapılan çevirilerde de bu işaretlere rastlanır. Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransızcadan çevirdiği Terceme-i Telemak’ta nokta, ayraç ve tırnak işare­ti kullanılmıştır. Şemsettin Sami, Usûl-i Tenkît ve Tertip adlı eserinde, ( ) mu’tarıza karşılığı olarak “parantez” yazar ve kulla­nım yeri olarak iki madde sayar. Mu’tarıza işareti ile aynı görevi gören tefrikiye (köşeli parantez) işaretinden de söz eder. Hakkı Baha da benzer bir yol izleyerek “Batı dillerinde mevcut olup bizim dilimizde de kabul edilen” diye tanımladığı işaretleri eserde Fransızcaları ile birlikte sıralar ve “parenthèse” terimini kullanır.

Parantez, düşünce çizgisi ve kare göstergelerini şiirlerinde kullanan Behçet Necatigil’in, özellikle “Sevgilerde” şiirinde parantez açarak okura ek bil­giler vermesi, okurun -kendin­ce- yanlış anlamasına olanak tanımaması dikkati çekicidir:

“Sevgileri yarınlara bıraktınız / Çekingen, tutuk, saygılı. / Bü­tün yakınlarınız / Sizi yanlış ta­nıdı. / Bitmeyen işler yüzünden / (Siz böyle olsun istemezdiniz)”

İkinci Yeni şairlerinden İlhan Berk, “Us Çarşafı” şiirinde eski ile yeni arasında bir geçiş aracı olarak parantezi kullanmıştır:

“(Şimdi kim bilir deniz kenarlarına çıkıyorsunuzdur) / (Yorganlarım tütün kokuyordu) / … ve adamlar oralarını alır donanmaya katılırlardı. Çıkardı sonra Padişah (Birden bakıyorum ellerin değişik.) Padişah bağdaş kurar oturur. Senin ayakların giderdi gecede”.

Parantez ustası Ferhan Şensoy’un seslenişi ile bitirelim: “Aç parantez, ‘günaydın lan yaşamak’, kapama s..tiret, açık kalsın parantez”.

Ayraç içinde ayraç, kural içinde kural

» Yay ayraç içinde bulunan ve yargı bildiren anlatımların sonuna uygun noktalama işareti konur:

Anadolu kentlerini, köylerini (Köy sözünü de çekinerek yazıyorum) gezsek bile görmek için değil, kendimizi göstermek için geziyoruz. (Nurullah Ataç)

» Özel veya cins isme ait ek, ayraçtan önce yazılır:

Yunus Emre’nin (1240?-1320)

» Ayraç içindeki sözlerin büyük harfle başlatılması gerekmez.

» Ayraç içinde ayraç kullanılması gereken durumlarda, yay ayraçtan önce köşeli ayraç kullanılır:

Halikarnas Balıkçısı [Cevat Şakir Kabaağaçlı (1886- 1973)] en güzel eserlerini Bodrum’da yazmıştır.