Aykut Kansu’nun Türkiye siyasî tarihi literatürüne önemli bir katkı olan 1908 Devrimi kitabının ardından, devrimin ilk beş yılında Osmanlı Devleti’nin siyasal hayatında ki dönüşümlere odaklanan yeni kitabı İttihadcıların Rejim ve İktidar Mücadelesi 1908-1913 adlı kitabı da İletişim Yayınları’ndan çıktı.
Kansu’nun eserinde 1908 Temmuz Devrimi’nden 1913’e dek yaşanan siyasal gelişmeler kronolojik biçimde 11 bölümde tartışılıyor. Kitap, esasen Kansu’nun 2000 yılında yayımlanan Politics in Post-Revolutionary Turkey 1908-1913 başlıklı çalışmasının tercümesi olsa da, önsözde bu edisyona eklemeler yapıldığı belirtilmiş. Dolayısıyla Türkiyeli okurlar Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nda, Fransa’da, Almanya’da ve ABD’de neşredilen ve Türkiye’deki siyasal gelişmelerle ilgili haberlerin yer aldığı gazetelerle dergilerin de gözden geçirildiği zenginleştirilmiş bir baskıyla karşı karşıyalar.
Kansu, kullandığı birincil ve ikincil kaynaklarla, 1908 Devrimi’nin ertesinde sosyal ve siyasal ortamın bir süre sonra sakinleşmediğini, aksine Türkiye’nin geleceğini etkileyecek mücadelelerin devam ettiğini gösteriyor. Yazara göre, 23 Temmuz 1908’de İttihadcılar yalnız 1876’da ilan edilen Kanun-i Esasi’yi yeniden yürürlüğe koymakla kalmadılar, ayrıca modern ve merkezî bir devlet yaratmak amacıyla kapitalist üretim ilişkilerini geliştirerek ve parlamenter düzende işleyen bir iktidar yapısı kurarak “eski rejim”in sivil ve asker paşalar eliyle işleyen idaresini de kırmaya çalıştılar. İttihadcıların kan dökerek kurdukları bu yeni rejim uğruna, devrimi takip eden ilk beş yılda Fırka-i Ahrar ve Hürriyet ve İtilaf Fırkası gibi siyasî muhaliflerinin yanı sıra, Hizb-i Cedid gibi kendi içlerindeki mutlakıyet taraftarlarıyla da mücadele etmeleri, yazarın ele aldığı temel meseleler arasında. Balkan Savaşı’nın siyasal alandaki en ciddi sonucu olan Bâb-ı Âlî Baskını ve ardından kurulan yeni hükümet ise Kansu tarafından İttihadcıların monarşi yanlısı bakanları tasfiyesi olarak yorumlanıyor.