Aralık
sayımız çıktı

Adaletsizlik-baskıya karşı gençlerin haysiyet isyanı…

BANGLADEŞ’TE İKTİDARIN İFLASI

Güneydoğu Asya ülkelerinden Bangladeş’te üniversite öğrencilerinin ve gençlerin, kamu istihdamındaki adaletsizliğe karşı başlattıkları eylemler, Başbakan Şeyh Hasina’nın kendilerini aşağılaması ve kan dökülmesiyle kitleselleşti. Hasina Hindisan’a kaçtı; muhalefet, ordu ve gençler demokrasi arayışında biraraya geldi.

Bangladeş, tarihinde görülmedik bir ayak­lanmaya sahne oldu. Binlerce gösterici ayaklanarak Dakka’daki başbakanlık konu­tunu işgal etti. Temmuz ayında Başbakan Şeyh Hasina’nın, ka­muda işe alınacak olanlar için uygulanan kotaları barışçıl bir şekilde protesto eden üniversite gençliğini ve diplomalı gençleri aşağılaması, onları “cihatçı” ola­rak suçlaması göstericileri daha da öfkelendirdi. Polisin gerçek mermiler kullanarak gösteri­cilere ateş açması, iktidardaki Awami Birliği’nin gençlik kol­larının protestoculara saldır­tılması üzerine ise ülke kan gölüne döndü. Yüksek Mahkeme kotaları yeniden düzenlese de Ağustos başında protestolar tekrar yükseldi. Hastane yetki­lileri ve polis raporlarından 339 kişinin öldüğü, binlerce insanın yaralandığı, binlercesinin de tutuklandığı ortaya çıktı.

Ülkede hadiselerin başlama­sına sebep olan kota sistemi, 1971’de Pakistan’a karşı bağım­sızlığın elde edilmesinden 1 yıl sonra getirilmişti. Buna göre kamu hizmetlerinde, Pakistan’a karşı kurtuluş savaşına katılan “özgürlük savaşçıları”nın ço­cuklarına %30 öncelik uygula­nıyordu. 170 milyonluk ülkede, nüfusun yarısı yoksulluk sınırın altında (günde 2 USD) yaşarken, kamu kesiminde sadece 3 bin kişi için uygulan bu adaletsizlik, iktidar partisi Awami Birliği’nin taraftarlarına iş bulmak için kullandığı bir araca dönşmüştü.

gundem-banglades-2
Başbakan Şeyh Hasina 5 Ağustos’ta özel güvelik güçlerinin bir kısmıyla birlikte bindiği helikopterle Hindistan’a kaçtı. Yeni yönetim Hasina’nın diplomatik pasaportunu iptal etti.

Başlangıçta bu istihdam sorunundan yola çıkan protes­tolar, 16 Temmuz’dan itibaren hükümetin sert politikasıyla siyasal bir krize doğru evrildi. Polis karakolları, kamu binaları göstericiler tarafından yakılır­ken, 2008’den bu yana iktidarda olan 76 yaşındaki başbakan ve partisinin iktidarının da meş­ruiyeti sorgulanmaya başlandı. İçişleri Bakanı 21 Temmuz’da devlet televizyonunun ana bina­sının hedef alındığını, metropol demiryolu ağının kullanılmaz hale geldiğini açıkladı.

18 milyon genç işsizin bulun­duğu ülkede sokak gösterileri beklenmedik şekilde kitlesel­leşti ve kotalardan geri adım atılması hadiseleri sona erdi­remedi. 4 Ağustos’ta başbakan kendi ipini çekiyor ve gösteri­cilerin “öğrenci değil terorist” olduklarını söylüyordu.

Hükümet, gösterileri şid­det kullanarak bastırmaya çalışırken internet yasağı ile haberleşmeyi de engellemeye çalıştı. Tüm liselerin, kolejlerin, ilahiyat okullarının ve politek­nik enstitülerinin bir sonraki duyuruya kadar kapatıldığı açıklandı. Hattâ sokağa çıkma yasağı getirildi. Ordunun da devreye girmesiyle, gösteri­cilere karşı gerçek mermiler kullanılmaya başlandı ve ölü sayısı arttı. Sadece 4 Ağustos’ta­ki çatışmalar sırasında 94 kişi hayatını kaybetti.

gundem-banglades-1
Gençlerin ayaklanması Bangladeş’te iktidarı değiştirdi. Geçici hükümetin başına getirilen Nobel ödüllü ekonomist Muhammed Yunus (altta) gençler tarafından da destekleniyor.
gundem-banglades-3

5 Ağustos’ta göstericiler başkanlık konutuna baskın yaparken bir yandan da baş­kente yürüyüş çağrısı yaptı. Vergiler, kamu hizmetleriyle ilgili faturaların ödenmemesi talebinin yanısıra, ülkenin en önemli sanayisi olan tekstilde işçilere grev çağrısında bulun­du. Aynı gün Başbakan Şeyh Hasina istifa edip helikopterle Hindistan’a kaçtı (İngiltere’ye sığınma isteğinin, insan hakları ihlalleri nedeniyle zora girdiği iddia ediliyor).

Genelkurmay Başkanı Gene­ral Waker-uz-Zaman ordunun duruma elkoyduğunu, hızla “özgür ve adil” seçimlere gidi­leceğini bildirdi. Komutanlar, Cumhurbaşkanı Muhammed Şahabuddin ve parlamentoda temsil edilen siyasi partiler bir toplantı yaparak geçici bir hükümet kurulması konusunda anlaştılar. Öğrenci hareketinin koordinatörleri kitle hareketine öncülük edenlerin de bu sürece dahil edilmesini, kendi rıza­ları dışında, özellikle ordunun kuracağı bir hükümeti kabul etmeyeceklerini bildirdi. Her türlü ayrımcılığa karşı oldukla­rını ve geçici hükümetin başına mikro kredi kavramının mucidi Nobel Barış Ödülü sahibi Mu­hamed Yunus’un getirilmesini talep ettiler. Ülkedeki gençlik hareke­tinin taleplerini karşılayacak bir düzenlemenin ne oranda mümkün olabileceği, kitle dinamizminin geçici hükümet döneminde nasıl bir evrim geçireceği kısa sürede yanıt bulmayabilir. Şimdilik, göreve çıkmayan polislerin yerine gönüllülerin trafiği düzenle­mesi gibi gelişmeler, kota ile başlayan hareketin doğrudan demokrasi örnekleriyle çeşitle­nebileceği yönünde bir eğilimi de göstermekte.