Kasım
sayımız çıktı

Kansız darbenin lideri ve namluda bir karanfil

OTELO SARAIVA DE CARVALHO (1936 - 2021)

Carvalho, 25 Nisan 1974’te Portekiz’deki Salazarcı faşist yönetimin kansız bir şekilde devrilmesini sağlayan “Karanfil Devrimi”nde cesareti, karizması ve iradesiyle öne çıkan bir subaydı. Askerlerin tüfek namlularına taktıkları karanfiller, devrimin alamet-i farikası hâline gelecek; Carvalho ise Portekiz’in sömürgecilik ve faşizmden kurtuluşunun simgesi olacaktı.

Shakespeare’in “Korkak­lar, ölmeden önce defa­larca ölür; cesur insan ölümü bir kere tadar” sözünün geçerli olduğu insanlardan bi­riydi Carvalho. Bir subay ola­rak pek bilgi sahibi olmadığı siyaseti, sömürge ordusunda görevli olduğu sırasında öğ­renerek radikalleşmiş; Por­tekiz’de 25 Nisan 1974’te en uzun süreli faşist rejimin kan­sız bir şekilde devrilmesinde önemli bir rol oynayan Silahlı Kuvvetler Hareketi’nde (MFA) karizması ve iradesiyle öne çıkmıştı.

Devrimin hemen ardından, işçiler, köylüler ve erattan oluşan komiteler kurarak kokuşmuş bir toplumdan canlı, dinamik bir topluma doğru yönelmişlerdi. Siyasi polisin mekanları basıl­mış, neredeyse yarım yüzyıllık faşist rejim mezara gömülmüş­tü. Askerlerin tüfeklerinin nam­lusuna taktıkları “karanfil”, dev­rimin alamet-i farikası olacaktı. 1 hafta sonra 1 Mayıs 1974 göste­rilerindeyse Lizbon sokakların­da askerlerle işçiler kardeşleşi­yor; denizciler ve kadınlar Ei­senstein’in “Potemkin Zırhlısı” filminden fırlamış gibi görünen bir manzarayla meydanları dol­duruyordu.

Ordunun üst kademelerinde­ki ılımlı muhalefet, kitle baskısı­nı sönümlendirmeye yönelmiş; Carvalho 1975’teki bir darbe ve­silesiyle önce hapsedilmiş kısa süre sonra serbest kalmış; bu­nun üzerine kendi isteğiyle gö­revinden istifa etmişti. Aynı yıl Küba’da Havana Meydanı’nda Fidel Castro’nun davetlisi olarak bir konuşma yapmıştı: “Ya vatan ya ölüm”…

Portekiz’de 1976’daki ilk baş­kanlık seçimlerinde radikal so­lun adayı olarak ikinci sıraday­dı (%16.46). Tekrar tutuklanmış, çok kısa bir süre sonra medeni hakları askıya alınarak serbest bırakılmıştı. 1980’de FUP (Halk­çı Birlik Cephesi) adında bir parti kurmuştu. 1984’te ilişkisi olmadığını iddia etse de FP25 denen terorist bir örgütün üyesi olduğu iddiasıyla tutuklanmış­tı. 1987’de 15 yıl hapse mahkum edilmiş; 1989’da şartlı salıveril­miş; 1996’da yüksek mahkeme tarafından affına karar veril­mişti.

Kansız darbenin lideri ve namluda bir karanfil
25 Temmuz’da Lizbon’da hayata veda eden Carvalho, 84 yaşındaydı.

Farklı görüşlerde olmaları­na rağmen François Mitterrand, Willy Brandt gibi dönemin önde gelen simaları ona olan sem­patilerini gizlemediler. Ölümü­nün ardından Başbakan Antonio Costa, Karanfil Devrimi’nin bu renkli önderinin anısı önünde saygıyla eğildiklerini söylüyordu. Ne de olsa Portekiz’in sömürge­cilik ve faşizm belasından kur­tuluşunu bir simgesi varsa, o da Otelo Carvalho’ydu.