Kasım
sayımız çıktı

Doğu dünyasında ilk Batı sarayı yakın tarihin en önemli tanığı

19. YÜZYIL DOLMABAHÇE SARAYI

19. yüzyılın ülkemizdeki en büyük anıtı, Garabet Balyan’ın inşa ettiği Dolmabahçe Sarayı’ydı. Yakın tarihimizin dönüm noktalarına tanıklık eden saray, görkemli imajını yeni çağa taşımaya uğraşan Osmanlı devletinin, mimari ve şehircilikteki muazzam değişiminin simgesiydi.

Osmanlı İmparatorluğu, 19. yüzyılda sömürgeleri ile zenginleşen ve büyük bir gelişme gösteren Avrupa ülkelerine yetişebilmek için bu ülkelerin kurumsal yapısını örnek almaya çalışıyordu. Devletle birlikte başkent de değişmiş; asırlardır devam eden geleneklerle şekillenen şehir, hızla ve kalıcı olarak başka bir çehreye bürünmüştü. İstanbul’un Avrupa üslubunda yapılarla tanıştığı bu yüzyıldaki değişimi, en somut olarak saray ve askerî tesisler tanımlamıştı.

19. yüzyılın ülkemizdeki en büyük anıtı, Ermeni bir mimar olan Garabet Balyan’ın 180 yıl önce, 1843’te yapımına başladığı Dolmabahçe Sarayı’ydı. Sultan 2. Mahmut’un dünyaya açılma niyetiyle temelini attığı yapı, oğlu Abdülmecid tarafından 12 yıl sonra tamamlanacak; yeni sahil sarayı 7 Haziran 1856’da açılacaktı. Böylece İmparator Konstantinos’tan beri Akdeniz’in idari merkezi olan Suriçi’ndeki saray, Topkapı Sarayı’ndan Boğaz’ın batı kıyısına taşınacaktı. Bakanlıklar ise Suriçi’nde kalacaktı. Sultanahmet Meydanı’nın etrafında bugün farklı amaçlarla kullanılan eski Bakanlık yapılarını görmek hâlâ mümkün.

Batılı mimari anlayışla yapılan camiler, saray ve hükümet binalarını çepeçevre saran Tophane, Taksim, Gümüşsuyu, Taşkışla ve Maçka kışlaları ile birlikte siyasi ve askerî devasa bir dönüşümü simgeliyordu Dolmabahçe Sarayı. Kendini zamanın gereklerine uydurmak için Batılılaşmaya çalışan, sanayi imparatorluklarıyla rekabetin gölgesinde, eski görkemli zamanların imajını yeni çağa taşımaya uğraşan bir devletin, mimari ve şehircilikteki izdüşümüydü.

1876’da tahta çıkan Sultan 2. Abdülhamid, ilk anayasayı bu sarayın büyük muayede salonunda ilan edecek; 6. Mehmed Vahideddin’in bir İngiliz gemisiyle ülkeyi terk etmeden önce ayak bastığı son ülke toprağı Dolmabahçe Sarayı rıhtımı olacak; Mustafa Kemal Atatürk son nefesini burada verecekti.

Ekran görüntüsü 2024-08-25 195402
resim_2024-08-25_195422776
2.000 yıldır Tarihî Yarımada’da yerleşik bir kentin hükümdar sarayı, 19. yüzyılda “Frengistan” denen Galata’nın kuzeyine, Boğaziçi kıyısına taşınmıştı. Dolmabahçe Sarayı, Osmanlıların dünyaya açılma arzusunun simgesiydi.