Ekim 2024 Sayımız Çıktı

Eve yılan atanlar, çatı söküp merdiven yıkanlar

KİRACILARI EVDEN ÇIKARMA YÖNTEMLERİ

2. Dünya Savaşı yıllarında sınırlanan kira artış oranı, 1955’te yeni kiralanacak evler için serbest bırakılmış, ama eski kiracıların zam oranı sınırlandığı için evsahipleri pek memnun olmamıştı. Kararın ardından evlerini daha yüksek fiyata kiralamak isteyen kimi evsahipleri, kiracılarından kurtulmak için akıl almaz yöntemlere başvurdular.

Kira artışlarına 2022’de sınırlama getirildiğinden beri, evsahipleriyle kira­cılar arasındaki çekişmelere dair haberler günlük hayatımızın bir parçası oldu. Birçok kentte kira anlaşmazlıkları yüzünden kav­galar çıktı, hatta cinayetler işlen­di. Bunlar dışında, evsahiplerinin kiracılarını evden çıkarmak için kullandığı bazı ilginç yöntemlere de tanıklık ettik: Evin elektrik, su ve doğalgaz aboneliğini iptal ettirenler, kapının kilidini değiş­tirenler, kanalizasyon giderini tıkayanlar, kiracılar evde yokken eşyalarını sokağa attıranlar… Bu akımın zirve noktası ise geçen yıl Ankara’da bir evsahibinin, evden çıkaramadığı kadın kiracısı adına bir “flört uygulaması”nda hesap açması oldu.

Türkiye’de evsahipleriyle kiracılar arasındaki ilişkiler hiç bu kadar gerilmemişti ama, geçmişte de kimi zaman iki taraf arasındaki tansiyon yükselmiş; ev sahiplerinin kiracılarını evden çıkarmak için kullandığı akıl almaz yöntemler gazete haberle­rine konu olmuştu. Sorunun kay­nağı yine kira artışı meselesiydi.

2. Dünya Savaşı’nın yokluk yıllarında kiracıları korumak için çıkarılan kanunla kira üst sınırı belirlenmişti. Her mahallenin rayiç bedeli belliydi ve daha yük­sek fiyatlara ev kiralanamıyordu. Kira artış oranları da sınırlan­mıştı. Savaştan sonra dernek kurup örgütlenen evsahiplerinin yıllar süren baskısıyla 1955’te kiralar serbest bırakıldı. Ancak bu kural yeni kiralamalar için geçerliydi; eski kiracılar yine be­lirlenen oranda zam yapacaklar­dı. Bu kararın ardından evlerini daha yüksek fiyattan kiralamak isteyen bazı evsahipleri eski kira­cılarından bir an önce kurtulmak için ellerinden geleni yapmaya başladı.

1955’teki ilk vakalarda, İstan­bul Şişli’deki bir evsahibi kiracı­ların oturduğu evin kaloriferleri­ni bozmuş; Samatya’daki 4 katlı ahşap evde yaşayan kiracılarını çıkaramayan ev sahibi ise evin merdivenlerini yıktırmıştı.

Çatıdaki kiremitleri kaldırmak da evsahiplerinin yıldırma yön­temlerinden biriydi. 1956’da İzmir’de bir evsahibi evin kiremit­lerini kaldırıyor, yağmur yağınca eşyalarını kaybeden kiracı dava açıyordu. İstanbul Teşvikiye’de çatıdaki kiremitleri söktürerek kiracıları kaçıramayan emekli general ve eski milletvekili Ali İh­san Sabis de Hürriyet gazetesine göre, “kadın kiracılarına panto­lonunu indirerek edep yerlerini göstermişti.”

1957’nin yıldızı ise Beyoğlu’n­daki bir evsahibi oldu. Cumhuri­yet gazetesinin haberine göre 50 yaşındaki adam “karşı apartma­nın pencerelerinde mütemadi­yen kukla oynatmak suretiyle asabını bozduğu kiracısını evden kaçırtmayı başarmıştı.”

Hayvanlardan destek alan evsahipleri de vardı. 1958’de İstanbul Tarlabaşı’nda, birkaç hafta boyunca bahçede asılı çamaşırlarına kül ve çöp döke­rek yıldıramadığı kiracılarını korkutup kaçırtmak isteyen ev­sahibi, döşemesinde delik açtığı eve yüzlerce akrep ve solucan sokmuştu. Aynı yıl Fatih’teki bir evsahibi de kiracılarını eve bıraktığı 60 santimetrelik yı­lanla korkutmaya çalışıyor, olay yerine gelen polislerin elkoy­duğu yılan hayvanat bahçesine gönderiliyordu.

1962’de Şişli’de yaşanan kor­kutma girişiminde ise ünlü bir doktor olan evsahibi 2 metrelik bir bezle hortlak kılığına girip karanlıkta kiracısının önüne atlamıştı. Ancak 7 aylık hami­le kiracı korkup çığlık atınca komşular yetişmiş ve yakala­nan evsahibinin foyası ortaya çıkmıştı.

Yine 1962’de Çarşıkapı’daki bir evsahibi ise restorasyon izni aldığı evin kapısını mühürle­terek kiracıların eve girmesini engelliyordu. Ancak restorasyon bir türlü başlamayınca, kira­cı mahkemeye başvurup eve zemin kat penceresinden girip çıkma izni almıştı. 63 yaşında­ki engelli kiracının en büyük sorunu, pencereden sığmayan karısının eve girememesiydi.

Evsahiplerinin hamlelerini zirveye taşıyan olay ise 1964’te Kadıköy Hasanpaşa’da yaşanıyordu. Kiracısını hapse attırıp evini başkasına kiralamayı planlayan ve aynı mahallede 15 evi daha bulunan 80 yaşındaki evsahibi, kiracısının evine esrar yerleştirmişti.

Neyse ki mutlu sonla biten olaylar da vardı. Üsküdar’da yaşayan 4 kişilik Kurt ailesi, kiracıları Süha Bey’i çıkarıp kendi evlerinde oturmak istiyorlardı. Ancak Süha Bey haftalarca ara­masına karşın uygun fiyatlı bir ev bulamayınca hep birlikte aynı evde yaşamaya başlamışlardı. “Tarafların gül gibi geçindiğini, kardeş gibi yaşadığını” yazan Hürriyet gazetesinin haberinde kiracı Süha Bey salondaki ka­nepede uyurken, Kurt ailesinin hemen yanıbaşındaki masada kahvaltı yaptığı bir fotoğraf kullanılmıştı.

Evsahipleriyle kiracılar arasında 10 yıl süren ilk büyük savaş, 1965’te çıkarılan ve kira artışlarını kurallara bağlayan yasayla son bulacaktı.

Huzursuz-Insanlar