İmparatorluğun hemen her cephesinde 1. Dünya Savaşı boyunca zabit namzedinden yüzbaşı rütbesine kadar birçok Ermeni subay görev yaptı.
Seferberlikle beraber 1. Dünya Savaşı sırasında, Osmanlı ordusunda çok sayıda gayrimüslim vatandaş ve dolayısıyla Ermeniler de silah altına alındı. Okuryazar oranının ve eğitimlerinin yüksek olması sebebiyle, doktor ve mühendislerin birçoğu Ermeni, Yahudi veya Rum’du. 1915 Şubat’ında alınan bir kararla Ermeni kökenli askerlerin “silahtan tecridi” yolunda yazışmalar yapılsa da, bu kısmen uygulandı. Yine de Ermeni er ve subaylar, esas olarak sağlık menzil müfettişliklerinde, tümen sıhhıye bölüklerinde, jandarma birliklerinde, istihkam birliklerinde, amele taburlarında görevlendirildiler. Bununla birlikte zabit namzetinden yüzbaşı rütbesine kadar (Sokrat İncesu gibi üst rütbelere çıkmış, vatanseverliği ve kahramanlığı belgelenmiş) Ermeni subayları Türk ordusunda görmek mümkündür. Ermeni askerleri en çok inciten, herhalde onlar vatan müdafaasındayken uygulanan tehcir ve duydukları ölüm haberleriydi.
İlk kez yayımlanan ve büyük ihtimalle 1915 yılında Bandırma’da çekilmiş bu fotoğrafta, İstanbullu Ermeni yedeksubaylar görülüyor. 3 numaralı Nigoğos Karacıyan ve 5 numaralı Hovannes Panikyan süvari, diğerleri piyade üniforması giyiyor. Fotoğrafın arkasında yer alan Ermenice ve eski Türkçe yazıların tam çevirisi şöyle: “3 Hunis (Haziran) Bandırma 1 – Zavaknit Arsen (Evladınız Arsen)
2 – B. Bimen Saatcıyan Kadıköy
3 – Nigoğos Karacıyan Üsküdar
4 – Hımayak Kirişyan
5 – Hovannes Panikyan Kadıköy
6 – Krikor Antranikyan Yenikapu
Asov vets namak yeğav gıkıremgor (Bununla yazdığım altıncı mektubum oluyor)
Cişt ays kartis het namag mınal kırazem (Bu kartımla beraber bir de mektup yazdım)
Asons badashanin şat şut gıspasemgor (Bunların cevabını çok acele bekliyorum)
Bandırma’da Belediye Meydanın’da Kahveci Ohannes Efendi vasıtasıyla Zabit namzedi Arsen Kâşiyân…
Pun adresıs dagavin voroşvadz çe (Asıl adresim henüz belli değil)
Sagayn tser namaknerı Istanalu hamar ays adresı harmar sebetsi (Ama sizin mektuplarınızı almak için bu adresi seçtim)
Yerp derğıs voroşvi adresıs gıkırem (Yerim belli olduğu gibi adresimi yazarım)
Dersaadet = Üsküdar”
Üsküdar İcadiye’de Saatçi Sehpus Zokağında (günümüzde Müneccimbaşı Sokak) refetlûzade efendi Kâşiyan”.
Doktor Cebeciyan’ın savaş günlükleri
YETVART TOMASYAN
Dr. Avedis Cebeciyan (1876 – 1952) 1. Dünya Savaşı’nda imparatorluğun çeşitli cephelerinde görev yapan birçok Ermeni doktordan biridir. Babası Antep’in ileri gelenlerinden olan Cebeciyan, Kasım 1914’ten itibaren Trakya, Çanakkale ve doğu cephesinin birçok noktasında (Maraş, Pervari, Malatya, Harput, Palu, Diyarbakır, Siverek, Siirt, Bitlis, Tatvan, Van, Beyazıt…) görev yapar.
Cebeciyan’ın 1914–1918 arasında tuttuğu ve 1986’da Beyrut’ta Ermenice basılan günlüğü, hem cephe gerisine dair bilgiler verir hem de bir Ermeni doktorun, tehcir sırasında ailesiyle ilgili endişelerini yansıtır.
Cebeciyan, tehcirden ilk kez 9 Eylül 1915’te söz eder ve tehcire gönderilen Ermenilerin evlerine dönebilecekleri dedikodusunun yayıldığını söyler. 27-28 Eylül’de ise, “Birkaç haftadan beri Anadolu içinde Ermenilerin tehciriyle ilgili acı verici haberler almaktayız” yazacaktır.
Karısı, annesi ve babası askeri hekim ailesi oldukları için tehcire gönderilmemiş, savaş süresince Halep’te kalmalarına izin verilmiştir. Günlüklerden, Cebeciyan’ın ailesine para yollama ve onlardan düzenli haber alma çabalarını da görürüz. Ancak 4-6 Nisan 1916’da aldığı haberler kötüdür: “Evden bir kartpostal aldım. Kız kardeşim Noyemi’nin Sebha Dağı’na (Suriye çölü) sürüldüğü, çocukları Kevork ve Garabet’in ise öldüğünü öğrenince çok üzüldüm.”
Zaman zaman aylarca ailesinden haber alamayan Cebeciyan, doğu illerinde görev yaparken yola çıkarılmış Ermeni kafilelerine rastlar ve büyük üzüntü yaşar. Ermeni olduğu için bazı yerlerde kendisi de zorluklar yaşayan doktorun 1-5 Kasım 1918’de Tatvan’da tuttuğu notlar yürek paralayıcıdır: “3 gün önce hastanenin tüm Ermeni hemşirelerinin yerel yönetime teslim edilmeleri emredildi. Zavallılar tekrar kanlı olaylara maruz kalacaklar. Onları kurtarmak için ne yapabiliriz diye çok düşündük, fakat boşuna.”
Cebeciyan, 1919’da Dr. Filip Hovnanyan’la birlikte Halep’te kurdukları hastanede katliamdan kurtulanları tedavi ederler. Tedavi ettikleri hasta ve yaralılar ileride Halep’in Ermeni cemaatini oluşturacaktır.
Cebeciyan, 1919’da Dr. Filip Hovnanyan’la birlikte Halep’te kurdukları hastanede katliamdan kurtulanları tedavi ederler. Tedavi ettikleri hasta ve yaralılar ileride Halep’in Ermeni cemaatini oluşturacaktır.
Günlüğü Ermeniceden çeviren: Meline Anumyan