Cumhuriyetin ilanından birkaç ay önce yayın hayatına başlayan haftalık Süs dergisi; sayfalarında kadın yazarları öne çıkardı; özel konularıyla kadın hakları alanında bir çığır açtı. Nefis çizimli renkli kapaklarıyla cumhuriyetin öncü kadın dergisi, bu anlamda Türk kadınlarının da seslerinin duyurulduğu, bireysel olarak görünür oldukları ilk mecra oldu.
Cumhuriyetin ilanından 4.5 ay önce, 16 Haziran 1923’te yayımlanmaya başlanan haftalık Süs Kadın Mecmuası, 26 Temmuz 1924 tarihine kadar 55 sayı çıktı. Eski Türkçe derginin başyazarı Mehmed Rauf, mesul müdürü Hüseyin Remzi’ydi. “Haftalık Edebi Hanım Mecmuası” altbaşlığıyla çıkan derginin yazar kadrosunda, dönemin en önemli kadın ve erkek edebiyatçıları vardı. Bu ünlü isimler (kimisi sonraki soyadlarıyla) şunlardı: Güzide Osman, Güzide Sabri, Halide Nusret Zorlutuna, Hakkı Neziye, Musahipzade Celal, Nezihe Muhiddin, Suad Derviş, Şükûfe Nihal, Abdullah Cevdet, Ahmet Haşim, Abdülhak Hamit Tarhan, Ali Ekrem Bolayır, Cenab Şahabeddin, Faruk Nafiz Çamlıbel, Hamdullah Suphi Tanrıöver, Mehmed Emin Yurdakul, Necdet Rüştü, Peyami Safa, Ruşen Eşref, Süleyman Nazif, Vedat Örfi Bengü, Yusuf Ziya Ortaç, Florinalı Nâzım, Faik Ali Ozansoy, Celal Sahir Erozan, Selahaddin Enis, Hüseyin Cahid Yalçın.
Derginin her sayısında, “Türk Kadını ve Kadınlık Âlemi” başlıklı sayfalarda Türkiye ve dünyadaki kadın hareketine dair güncel bilgiler, “Yeni Moda” ve “Son Moda” sayfalarında özellikle Paris’teki gözde kıyafetler ve o dünyadan haberler yer aldı.
Süs, okurlarının karşısına iki formatta, iki farklı fiyatta çıktı. Biri renkli çizim, kapakları kuşe kağıda baskılı lüks nüshalar, diğeri renkli baskı kapakları olmadan basılan siyah-beyaz ucuz nüshalar. Siyah-beyaz kapaklardaki ve dergi içindeki müthiş çizimlerde ise o sıralarda henüz 19 yaşındaki genç ve yetenekli çizer Ratip Tahir’in imzası vardı.
55 sayı çıkan eski Türkçe dergide 4 romanın da ilk tefrika metinleri yayınladı. Mehmed Rauf’un Karanfil ve Yasemin, Selahaddin Enis’in Zaniyeler, Suad Derviş’in Buhran Gecesi, Musahipzade Celal’in Sinan Çelebi romanları, okurlarla ilk defa Süs’te buluştu. Kadınların bireyselleşmesi ve toplum nezdinde seslerinin duyulmasında 55 sayı çıkan Süs’ün etkisi büyük olacaktı. Süs, cumhuriyetin ilk kadın mecmuası olmasının yanısıra cumhuriyet kadınının da sesiydi.
Derginin ilk sayısında “İki Üç Satır” başlıklı imzasız yazı, “Bir memleketteki resimli gazete çıkarmak için lazım olan mevaddan kağıt ve mürekkep gibi hatta en iptidailerinin bile iyilerini bulmak mümkün değildir. Orada zarafet ve nefasetin müsebbibi olan kadınlığa mahsus (bahusus Süs namı altında) resimli bir gazete neşrine kalkmak ne küstah bir cinnettir!” cümleleriyle, iyi baskı kalitesiyle bir mecmua çıkarmanın zorluğu vurgulanır.
İLK SAYININ KAPAĞINDA…
Halide Edip Hanımefendi ve Türk kadınının yeni imajı
MECMUANIN 16 Haziran 1923 tarihli ilk sayısının kapağında Halide Edip Adıvar vardı. Fotoğrafın altında “Ateşten Gömlek müellifi Halide Edib Hanımefendi” yazılıydı. Kapaktaki fotoğrafta da profilden çekilmiş daha sanatsal ve sivil yaşamın içinden bir Halide Edip portresi okura sunuluyordu. Artık savaş bitmiş ve cumhuriyetin yankısı yeni Türkiye’de iyiden iyiye kendini hissettirmişti. Türk kadınları Süs’ün kapaklarında artık edebi, sanatsal, toplumsal yetkinlikleriyle arz-ı endam etmeye başlayacaktı.
TÜRK KADINI İK DEFA SİNEMADA
‘Ateşten Gömlek’ filminde Bedia Muvahhit ve Hakkı Bey
YİNE ilk sayıda “Türk Kadını” adlı köşesinde Hamdullah Suphi ile yapılan bir röportaj vardır. Ayrıca “Zevceler için en büyük tehlike” başlıklı bir yazı; “Kadınlık Âlemi ve Haftanın Modası” köşesi; Suad Derviş’in eserlerinin tanıtıldığı bir başka makale göze çarpar.
Türk sineması için olduğu kadar Türk kadını için de çok önemli bir yapım olan ve bir Türk kadınının ilk defa bir filmde yer aldığı “Ateşten Gömlek” de Süs’ün ilk sayısında kendisine yer bulur. Halide Edip’in yazdığı, Muhsin Ertuğrul’un yönettiği, Bedia Muvahhit ve Hakkı Necip’in başrollerini paylaştığı film, dergide “Bedia Muvahid Hanım Ateşten Gömlek Filminde” başlığıyla yer alır. Kemal Film’in yapımcılığını üstlendiği filmden, Bedia Muvahhit ve Hakkı Necip’in birlikte görüldüğü bir kare kullanılmıştır.
2. SAYIDA OKURA TEŞEKKÜR
İlk sayı yok satınca: ‘Arz-ı şükran ederiz’
DERGİNİN 23 Haziran 1923 tarihli ikinci sayısının ikinci sayfasında “Arz-ı Şükran” başlığıyla okura bir teşekkür sunulmuştu. İlk sayıdaki kağıt ve mürekkep yokluğunun getirdiği zorluklar, okurun muazzam ilgisiyle kendini şükrana ve mutluluğa bırakmıştır: “Süs, umum-u karileri tarafından gösterilen emsalsiz rağbete nasıl edayı şükran edeceğini bilemiyor. Cumartesi sabahı neşr olunan ilk nüshanın Pazar günü öğleyin tek bir mevcudu kalmamıştı; ikinci defa tabı mecburiyet görüldü. Bu fevkalade alaka ve teveccühe tamamıyla isbat liyakat için son derece çalışmak bizim için pek tatlı bir vazife oldu. Arz-ı şükran ederiz”.
DERGİNİN UNUTULMAZ 14. SAYISI
Kapakta Latife Hanım ve Galibe Hanım
İLK sayıda Halide Edip Hanım’ın ardından, dönemin en üretken kadınları derginin kapağında yer almaya devam etti. Süs’ün kapağında sırasıyla şu cumhuriyet kadınları yer almıştı: “Feride Hanım, Halide Nusret, Medine Mehmed, Suad Derviş, Lüsyen Hanım, Güzide Osman, Bedia Muvahhid, Afife Hanım, Nazire Sedad, Münire Hanım, Nihai Rauf, Suad Safa, Muazzez Yusuf Hanım, Tamburi Faire Hanım, Nezihe Muhiddin, Hülya Hanım, Semiha Sırrı Hanım, Neyyire Neyir, Nermin Hanım, Şadiye Vefik, Hale Salih”.
Süs’ün 10 Eylül 1923 tarihli 14. sayısının kapağı da literatüre geçen kapaklarından biri oldu. Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın eşi Latife Hanım ve Ali Fethi Okyar’ın eşi Galibe Hanım’ın Çankaya Köşkü bahçesinde yanyana verdikleri fotoğraf kapaktaydı. Bu, Latife Hanım’ın Türkçe bir dergide kapak olduğu ilk yayınlardan biriydi. Cumhuriyetin ilanına 1 ay kala, derginin kapağında cumhuriyetin kurucu kadrosunun eşleri sosyal yaşamdan bir fotoğraflarıyla yer almıştı. Fotoğrafın altında şöyle yazılmıştı: “Latife Mustafa Kemal ve Aliye Fethi Hanım efendiler”. Ayrıca bu sayının içerisinde Mithat Ömer’in yazdığı “İlim İçin” şiiri Mustafa Kemal Paşa ve Latife Hanım fotoğraflarıyla sunulmuştu.
GÖRSEL BİR ŞÖLEN
İlk sinema reklamları
DERGİ, yerli film çeken sinemacılarımızın ve sinema salonlarının en çok reklam verdiği mecralardan biridir. Aynı zamanda haftalık sinema bültenleri de Süs’te yer alıyordu. Kemal Film, Kışlık Mısırlıoğlu Halk Sineması ve Elhamra Sineması’nın filmlerinin tanıtımları Süs’teydi. Özellikle Elhamra Sineması’nın derginin arka kapağında yer alan renkli çizim reklamları müthiş bir görsel şölen ve reklam tarihimiz açısından da muazzam bir örnektir. Onlardan birinin, “Çıplak Kadın” filminin Süs’ün arka kapağında yer alanı renkli reklamında, üstte “En yüksek sanat bedialarının meşhuru” ve onun altında “Elhamra Sineması” yazmaktadır. Onun altında sağdan sola “Bu Hafta ‘Çıplak Kadın’ Oynanacaktır” ifadesi ve en altta şu diyalog vardır; “-Çakmağım nasıl çabuk ateş alıyor değil mi? – Evet, sana benzemiyor”.
KADINLARA SPOR ÖNERİLERİ
Terbiye-i bedeniye için bu hareketleri ihmal etmeyin
DERGİNİN 50. sayısında “Kadınların Terbiye-i Bedeniyesi İçin” başlıklı 2 sayfalık yazı, kadınlara spor yapmanın ve vücudu güzelleştirmenin önemini fotoğraflı basit cimnastik hareketleriyle anlatmıştı.
Yazı şöyle başlıyordu: “Hem sıhhati temin, hem hüsnü tezyid (güzelliği artırma) ve hem şekli tezyin (şekli güzelleştirme) için hanımların ne yapması gerekir?” Yazıda bir İngiliz beden terbiyesi mualliminin görüş ve önerilerine yer verilmişti. Latif bir gerdana sahip olabilmek için yapılması gereken “Çene göğüse temas edinceye kadar başı tekrar öne getirmek”ti.
Bir başka yerde ise “Memelerin inkişafını temin (öne çıkarma) için kadınlara şu formül önerilmişti: “Kolları uzatmalı; öyle ki omuzla bir hat hizasında dimdik dursun…”
NEVSAL-İ EDEBİ 1340
Okurlara harika bir hediye: ‘Pek yeni tarzda Yıllık 1924’
DERGİNİN ilerleyen sayılarındaki reklamlar arasında dikkati çekici bir örnek de Nevsal-i Edebi 1340’tır (Edebi Yıllık, 1924). Süs mecmuası da o vakitler kimi dergilerin yaptığı gibi “yıllık çıkarma” modasına uymuş ve Ratip Tahir’in henüz 20 yaşında büyük bir ustalıkla kapak ve bütün iç sayfa çizimlerini resmettiği, Mehmed Rauf’un yönetiminde dönemin en özel edebi yıllıklarından birini yayımlamıştır. Bu yıllık, Süs’e abone olan okurlara da hediye olarak verilmiştir. Süs’te bu yıllık için yayımlanan reklamların birinde, erotik edebiyatın en sıradışı ve cesur kalemlerinden Mehmed Rauf zenne kıyafeti ile çizilmiştir. Altında da şöyle yazmaktadır: “Süs başmuhariri Mehmed Rauf Bey”.
Süs’te ki Nevsal-i Edebi’nin reklamı da şöyledir: “Nevsal-i Edebi: Kemal-i faaliyetle basılıyor. Münderecat meyanında üstad-ı azam Abdülhak Hamid Beyefendi’nin pek yeni bir tarzda manzum ve latif hikayeleri vardır. Daha başka, üstad-ı bülend Cenab Şehabettin, Faik Ali, Celal Sahir, Halide Nusret, Güzide Osman, Selahaddin Enis, Mehmed Rauf Bey’lerin hikayeleri, şiirleri vardır. Senenin en şık en zengin ve ucuz eseri olacaktır”.