Aralık
sayımız çıktı

Tarihe mecbur kılınmış bir hayat

TARIK ZİYA EKİNCİ (1926-2024)

Kürt aydın, hekim, eski TİP milletvekili Tarık Ziya Ekinci’nin yaşamı 100 yıllık cumhuriyet tarihinin ve eşitlik mücadelesinin aynası gibiydi. 99 yıllık yaşamında büyük çileler çekti ama doğru bildiklerini ve meşruiyeti savunmaktan vazgeçmedi.

Bazı insanlar çok öne çık­masalar da yaşadıkları toplumun aynası gibidir; yaşadıkları toplumun kırılma noktalarının yansımasıdır. 15 Ağustos’ta ölen Tarık Ziya Ekinci bu nadir insanlardandı. 1926’da Şeyh Sait isyanının bastırıldığı Lice’nin ateşi içinde doğmuş, hayatı boyunca eşitlik için mücadeleden vazgeçmeden bildiği yoldan yürümüştü. Köy­den çıkıp İstanbul’da tıp tahsil eden (1949 mezunu) ve eğitim hayatında kaldığı Dicle Talebe Yurdu’nda siyasi görüşleri ma­yalanan Tarık Ziya, uzmanlığı için gittiği Paris’te sosyalizmle tanıştı.

Anılarında çocukluğundan başlayarak yöresindeki toplumsal yaşamı ayrıntılarıyla anla­tan Tarık Ziya, dönemin siyasal olaylarının da gözlemcisiydi. Diyarbakır’da bir hekim olarak hayatını sürdürürken 1957 se­çimlerinden itibaren aktif siya­sete katıldı. Tek parti iktidarına karşı demokrasi arayışını ilkin Hürriyet Partisi’nde, daha sonra CHP’de sürdürdü. 1960’tan son­ra Hürriyet Partisi’nden CHP’ye geçenler bu defa Yeni Türkiye Partisi’nde bir arayışa girdi. Bu güzergahtaki son nokta ise 1962’de kurulan Türkiye İşçi Partisi’ydi. Önde gelen birçok Kürt aydını ile birlikte Tarık Ziya Ekinci de TİP’e katıldı.

ardindan-tarik-1
Tarık Ziya Ekinci, İstanbul ve Diyarbakır’da düzenlenen törenlerin ardından Diyarbakır’da toprağa verildi.
ardindan-tarik-2

Meslek odalarında yönetici olarak da görev yapan, Diyar­bakır Tabip Odası’nın kurucusu Tarık Ziya’nın yakın arkadaşla­rıyla TİP’e katılımı partiye güç verdi. Kendisi de 1965 seçim­lerinde Diyarbakır milletvekili seçildi. “Doğulular grubu” olarak parti içinde etkin olan Kürt ay­dınlarının önemli bir eylemi de 1967’deki “Doğu mitingleri” oldu.

Tarık Ziya, TİP yönetimin­deki görevini sürdürürken Di­yarbakır’a döndü ve DDKO’nun (Devrimci Doğu Kültür Ocak­ları) şubesinin kurulmasına katkıda bulundu. TİP içindeki ayrışmada Mehmet Ali Aybar’ın görüşlerini savunan Tarık Ziya, 12 Mart döneminde mahkum edildi, iki yıl Diyarbakır hapis­hanesinde yattı.

12 Eylül 1980 darbesi sonra­sında da Diyarbakır’daki evinde gözaltına alınan Tarık Ziya ağır işkencelerden geçti ve 3 ay sonra serbest bırakıldı. 1982’de kaçak olarak yurtdışına çıktı ve Paris’te yıllarını geçirdi, burada mesleğini icra etti.

Ömrü boyunca demokrasiden vazgeçmedi, bir sosyalist olarak meşruiyeti savundu.

Lice’den Paris’e Anılarım başlı­ğı altında topladığı 1050 sayfalık kitabı gözlemler kadar tanık­lıkları açısından da yalnızca si­yaseten değil tarihsel olarak bir dönemi anlamak için elzemdir.

Masis Kürkçügil