1999 Marmara depremi sırasında Gölcük Deniz Ana Üssü’nde görev yapan Deniz Kurmay Albay Celalettin Güllapoğlu; felaketin hemen ardından Donanma Tabii Afet Koordinatörü olarak hizmet verdi. Güllapoğlu Hoca’nın hadisenin hemen ardından almaya başladığı notlar, günümüze de ışık tutuyor.
CELALETTİN GÜLLAPOĞLU
Bugünlerde yaşadığımız deprem felaketi ve müdahale durumu, öncekileri yeniden anımsamayı ve çıkarılan derslerden gerçekten yararlanılıp yararlanılmadığının irdelenmesini-belgelenmesini zorunlu hâle getirdi. Zira en gerçekçi belgelendirme, yaşanmışlıklarla yapılabilir. Çıkarılan dersler derlenmeli, senaryo ve tatbikatlarla güncellenmelidir.
Tabii afet yönetiminin sihirli sözcüğü “koordinasyon”dur. Yurt çapındaki bir örgütlenmede Başbakanlık yönetim merkezi olmalı, ilgili devlet birimleri yatay ve dikey biçimde ilişkilendirilmeli, yetki ve sorumluluklar bu birimlere paylaştırılmalıdır. 17 Ağustos 1999 tarihinde hazırlıksız olarak bir depremle karşılaşıldığında, yukarıda belirtilen sistem çerçevesinde eyleme geçilerek uygun ve etkili reaksiyon gösterilebilmiştir. Koordinasyonun en iyi yönetileceği yerler kriz merkezleridir. Kriz merkezlerinin müşterek iletişiminin yeterli ve etkin biçimde gerçekleştirilmesi önem taşımaktadır. İletişim aksaklıklarına karşı yedek seçenekler hazır tutulmalıdır. Tüm bunların gerçekleştirilmesi, can kayıplarını en aza indirecektir.
1999 depreminde, sadece ilk gün, 17 Ağustos’ta yaşananlara-yapılanlara kısaca bakalım:
03:02 Zonguldak’tan İmralı’ya kadar uzanan hatta ve Eskişehir’e kadar uzanan iç bölgelerde meydana gelen depremde, merkez üssünü oluşturan Gölcük ilçesinde ağır hasar meydana geldi. Elektrik ve muhabere kesildi.
03:08 Donanma Komutanı, Tabii Afet Yardım Planı’nın yürürlüğe sokulmasını emretti.
03:20 Donanma Komutanı, depremi Deniz K.K.’ğına rapor etti, yardım istedi.
03:25 Gemilerin personelinin %90’ının üs içinde depremde çöken binalarda arama- kurtarma çalışmalarına başlamaları için emir verildi.
03:25 TÜPRAŞ’ta yangın çıktı.
03:30 Üs bölgesinde arama kurtarma çalışmalarına başlandı.
04:15 Komuta makamı hariç 45 kişiden oluşan Tabii Afet Koordinasyon Merkezi kuruldu.
08:25 Kurtarma ekiplerince enkazdan çıkarılan vatandaşların, Gölcük Deniz Hastanesi’ne getirilmesine başlandı. Ağır yaralılar, kurulan bir ambulans nakil zinciriyle, tedavi edilmek üzere limandaki 3 fırkateyn, 6 hücumbot, sahil güvenlik botları ve 8 helikopterle İstanbul, Bandırma ve Ankara’daki hastanelere nakledilmeye başlandı (Yaralı tahliye faaliyetlerine aynı gün öğleden sonra iki sivil deniz otobüsü de katıldı). Bu tahliyenin hızla yapılması, Gölcük’teki askerî ve sivil hastanelerde boş kapasite oluşturdu. İlk aşamada 130 kişi bu yöntemle tahliye edildi; akşam ssatlerinde bu sayı 686’ya ulaştı.
14:25 Başbakana, Deniz K.K. tarafından Acil İşlem Merkezi’nde brifing verildi. Bu faaliyetler, dakika dakika kayıt altına alındı. Sırasıyla, can kurtarma, depremzedelerin beslenme ve barınma ihtiyaçlarının giderilmesi, kurtarılanlara ilk müdahalenin yapılması, hasta-yaralıların nakli, asayiş ve güvenliğin kontrol altına alınması öncelikli hedefler olarak saptandı ve gerçekleştirilmeye başlandı. Can kurtarma ve müdahalelerde garnizon içindeki ve dışındakilere aynı anda ulaşılması esas alındı.
Bölgedeki tüm elektrik, su, telefon ve altyapı sistemlerinin de çalışmaz hâle gelmesinden ötürü, çalışmalar çok zor koşullarda, diğer askerî birliklerden takviyelerle sürdürüldü. Hasta ve yaralı naklindeki akışı hızlandırmak amacıyla, garnizon kapılarından tüm giriş-çıkışlar serbest bırakıldı. Yaralı sevkinde kullanılan deniz ve hava araçları, dönüşlerinde yardım teçhizatı, sıhhi malzeme ve sağlık ekipleri getirdi.
17:30 Hava Kuvvetleri uçakları, Cengiz Topel Deniz/ Hava Üssü’ne çadır, gıda, sıhhi malzeme ve kurtarma araçları intikal ettirmeye başladı.
17:50 Tabii Afet Bölge Komutanı olan Donanma Komutanı emrine tahsis edilen 8. Mekanize Piyade Tugayı Gölcük ilçesinde; 65. Mekanize Piyade Tugayı Değirmendere’de; 19. Piyade Tugayı Yalova bölgesinde; 2. Zırhlı Tugay Gölcük’te görev aldı. Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ve yabancı ülkelere ait 9 seyyar hastane kuruldu.
Sonraki saatler… Yerleşim noktalarındaki arama ve kurtarma çalışmaları, afet bölgesinde görev yapan tugaylarımızla birlikte yabancı profesyonel ekipler ve uzman vatandaşlarımızın işbirliğiyle gerçekleşmeye başladı. Felaketin ilk aşamasından itibaren, yardımların bölgeye ulaşmasından önce Deniz İkmal Merkezi’nin elindeki gıda malzemeleri vatandaşlara dağıtılmaya başlandı. Gemiler fırınlarını çalıştırarak ekmek üretti ve ilk adımda yaklaşık 12.500 ekmek vatandaşlara dağıtıldı. Donanma lojistik gemileri, İzmir’den gelen askerî su gemileri, Denizcilik İşletmeleri’ne ait gemilerin de katılımıyla günde 1.000 tondan fazla içme suyunun dağıtımına başlandı.
Kızılay ve dış yardımlarla sağlanan ve tesis edilmeye başlayan 5.500’ü aşan çadırda, 15.000’i aşkın kişiye kampet ve battaniyelerle geçici barınma sağlandı. Çadır bölgelerinde sağlık ekiplerince tedaviler, aşılama ve koruyucu sağlık hizmetleri gerçekleştirildi. Bölgenin ve deniz ortamının zemin, jeolojik etüt, hidrografik etüt çalışmaları başlatıldı.
Sonraki günler… Sağduyulu vatandaşların ihbar ve uyarmalarıyla, birçok yağmacı, stokçu, hırsız ya da toplumun moral ve direncini kırmayı hedefleyen kişi suçüstü yakalanarak tutuklandı. Koordinasyon faaliyetleri, kaymakam, belediye başkanları ve askerî yetkililerin haftada 3 defa yaptıkları toplantılarla gerçekleştirildi. Tüm bölgede enkaz altında kimsenin kalmadığından emin olunduktan sonra, planlı olarak enkaz kaldırma çalışmaları gerçekleştirildi. Yaklaşık 3 hafta sonra durum büyük ölçüde normalleşme aşamasına getirildi.