Kasım
sayımız çıktı

Karamanlıca kitaplar: Mükemmel bir çalışma

Bilim âlemi, koleksiyonerler, sahaflar, dilciler ve tabii okurlar tarafından sabırsızlıkla beklenen Karamanlıca kitaplar bibliyografisinin ilk cildi geçen ay yayımlandı. Evangelia Balta’nın bu çok büyük emek ürünü çalışması ve Türkçede yayımlanmış Karamanlıca literatür ile ilgili birkaç hatırlatma…

“Karamanlıca Kitaplar”, Evangelia Balta’nın Türkiye İş Bankası Yayınları’ndan çıkan son çalışması, tarihçiler tarafından sabırsızlıkla beklenen bir Karamanlıca kitaplar bibliyografisiydi.

Geçen Mayıs içerisinde Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından yayınevinin 4214. kitabı olarak çok önemli bir temel eserin yayımına başlandı. Karamanlıca Kitaplar, Çözümlemeli Bibliyografya (Cilt:1, 1718-1839) isimli eser, editörünün ifadesiyle “Anadolu’da Türkçe konuşan Ortodoks Rumların yararına sunulan, Türk dilinde kaleme alınmış, ancak Yunan alfabesinin karakteriyle yazılıp basılmış metin ve eserleri ifade” eden Karamanlıca / Karamanlidika kitapların ilkinden başlayıp son basılana kadar hazırlanmış, çözümlemeli bir bibliyografyaydı.

468 sayfalık eserin ilk 64 sayfasında, Evangelia Balta’nın “Borçların Bilinciyle” adıyla giriş yazısı, sonrasında “1718-1839 Yılları Arasındaki Karamanlıca Kitapların Yayını Üzerine Gözlemler” başlıklı bir makalesi yer almakta. Kısaltmalar (abreviations) başlıklı on beş sayfalık bölümde, bibliyografyada kullanılan kaynak eserlere dair müthiş bir kitabiyat bilgisi önünüze seriliyor. Kısaltmalardan sonra 1718’de basılan Apanthisma tes hristianikes pisteos/Külzar-ı iman-ı Mesihi isimli  Karamanlıca kitaptan 1839 sonuna kadar basılmış kitaplar tek tek açıklanıyor.

Balta’nın editörlüğündeki yayının arka kapağında Karamanlıca Bibliyografya’nın şimdiki ciltle başlayan yeniden yayını, her şeyden önce, S. Salaville – E. Dalleggio’nun üç ciltlik kayıtlarını (1958 – 1966 – 1974), Evangelia Balta’nın 1987 – 1997 yılları arasında çıkan diğer üç cildiyle birleştirmiş. Öte yandan, takip eden 20 yıllık arada toplanan yeni buluntular da buna eklenmiş. Bu son yayın Karamanlıca Bibliyografya’nın Osmanlı İmparatorluğu’nun editoryal oluşumuyla bütünleşmesini amaçlamakta. Kitapta “Karamanlıca kitaplar hem başka milletlerin Türk dil bilimi üzerindeki etkilerini yansıtıyor hem de onlar üzerine bir çalışmayı da içeriyor. Bir bibliyografyanın sınırlarını aşan bir niyet taşıyor ve esas olarak Karamanlı edebiyatının bütününe, Yunan ve Osmanlı’nın buluştuğu bir çerçeveden bakış getiriyor” ifadesi yer alıyor.

Bavullardaki kemikler 1924 senesinde, mübadeleden hemen önce, Gelveri’deki mezarlıkta yatan büyüklerinin naaşlarını yanlarında götürmek isteyen Karamanlılar.

Takdiminden ve içeriğinden birkaç ciltte tamamlanacağı anlaşılan bu muhteşem başvuru eserini bilim âlemi, koleksiyonerler, sahaflar, dilciler sabırsızlıkla beklemekteydi. Taklitlerinin çıkarılmasına, eski baskılarının araştırmacılar tarafından orasından burasından didiklenip yayımlanmasına, kaynak gösterilmeden kullanılma teşebbüsüne, bu kaliteli yayın ile mani olunmuştur.

Ömrünü arşiv çalışmaları, emek mahsulü büyük hacimde defter, belge neşri ve Karamanlıca eserlerin tesbit ve toplanmasına adamış olan Evangelia Balta’nın bu çalışma dışında son yıllarda İstanbul’da basılmış başka Türkçe çalışmaları da vardır. Bu çalışmalar yine Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından basılan Gerçi Rum İsek De, Rumca Bilmez Türkçe Söyleriz, Karamanlılar ve Karamanlıca Edebiyat üzerine Araştırmalar (İstanbul, 2014); Ari Çokona ile birlikte hazırladıkları Stavros Stavridis’in Anatol Türküleri 1896 (İstanbul, 2017, Literatür Yayını); Aytek Soner Alpan ile birlikte yayınladıkları Muhacirnâme, Karamanlı Muhacirler İçin Şiirin Sedası (İstanbul, 2016, İstos Yayını) bu alanın çok önemli yayınlarıdır. Öğrendiğimiz kadarıyla bir başka makaleler derlemesi de yıl içinde Yapı Kredi Yayınları’nca yayımlanmak üzere hazırlanmakta.

Arşiv Balta’nın çalışmasının ilk bölümünde, Karamanlılar üzerine geçmişte yapılmış bulunulan araştırmalara ve çalışmalara yeterince değinilmese de, bu konuda ciddi bir birikim sağlanmıştı.

Yunanistan’da 1930’lu yıllarda başlayıp Salaville, Dalleggio, Balta gibi büyük bilim insanları tarafından bir bilim dalı haline getirilen Karamanlıca’nın tarihî seyrini izlemek için bu eserin ilk bölümlerine göz atmak yeterlidir. Çalışmanın ilk bölümünün en zayıf yanı, Karamanlıca kitaplar ve edebiyatı hakkında Türkiye’de yapılan çabalardan hiç mi hiç söz edilmemiş olmasıdır. Oysa, Karamanlidika isimli katalogların ilk cildinin 1958’de çıkması sonrasında Semavi Eyice, “Bir Karamanlıca Yayınlar Bibliyografyası Hakkında” (Kitap Belleten, No: 9-11, İstanbul, İstanbul Matbaası, Ocak 1962, sayfa 4 – 6) muhteşem bir tanıtım makalesi kaleme almıştır. Bu konunun takipçilerinden biri olan Eyice Hoca yine “Rum Harfleri ile Türkçe (Karamanlıca) Bir Nevşehir Salname (Yıllığı) adlı (İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi, Fındıkoğlu Armağanı’ndan ayrıbasım, İstanbul, 1977, sayfa 77-102) uzun ve kapsamlı bir makalenin sahibidir.

Akdeniz’den Ege’ye 1924’ün Ağustos ayında, Mersin limanından vapurla Yunanistan’a götürülmek için bekleyen Karamanlılar.

Eyice’den sonra İstanbul’da bu konuya eğilen araştırmacı, Balta’nın da sitayişle bahsettiği Robert Anhegger’dir. Anhegger, Vedat Günyol ile birlikte Evangelinos Misailidis’in Temaşa-i Dünya ve Cefakâr-u Cefakeş isimli eserini Seyreyle Dünyayı (İstanbul, 1986, Cem Yayınevi) adıyla yayımlamıştır. Bu kitabın piyasaya çıkmasından sonra Karamanlıca konusuna ilgi artmıştır. Gazete ve dergilerde bu kitap ve yazarı Misailidis hakkında yazılar çıkmıştır. 1986’da Atilla Özkırımlı (Cumhuriyet Gazetesi), Engin Ardıç (Nokta), Bülent Berkol (Cumhuriyet), Ahmet Eken (Yeni Gündem), Nuray Mestçi, Orhan Duru, Temaşa-i Dünya ve Karamanlıca kitaplar üzerine yazılar kaleme almışlardır. “Temaşa-i Dünya ve Cefakâr-u Cefakeş’in yazarı Evangelinos Misailidis Efendi” makalenin yazarı Turgut Kut (Tarih ve Toplum, Aralık 1987, No: 48) İstanbul’da Karamanlıca kitaplar konusuna en çok emek veren araştırmacılardan biridir.

Bir yastıkta iki baş 1910 senesinde Kapadokya’da gerçekleştirilen bir Karamanlı düğününden bir kare.

1990’lı yıllarda üniversitelerimizde Karamanlıca üzerine çalışmalar başlamıştır. Bu dönemde konuyla geçmiş yıllardan beri ilgilenen M. Sabri Koz’un da makaleleri yayımlanır. “Ermeni Harfleriyle Türkçe ve Karamanlıca Nasreddin Hoca Kitaplarından Seçme Fıkralar”, “Yusuf Atılgan’a Armağan” (İst. 1992), “Bir Karamanlıca Nasreddin Hoca Kitabı”, “V. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi Seksiyon Bildirileri (Ankara, 1997) gibi birçok makalenin yazarıdır M. Sabri Koz. Ancak Evangelia Balta’nın çalışmasında kullandığı kısaltmaları içine alan bibliografyasında Sabri Koz’un ismine rastlamıyoruz.

Karamanlıca kitap koleksiyoncuları arasında da bu konuda eser kaleme almış kişiler vardır. Bunlardan Gazanfer İbar’ın Anadolulu Hemşehrilerimiz, Karamanlılar ve Yunan Harfli Türkçe (İst., 2010, T. İş Bankası Kültür Yayını) isimli çalışması örnek gösterilebilir. Karamanlıca kitaplara emek veren Dr. Yusuf Örnek, Stratis Tarinas gibi araştırmacı koleksiyoncuların da bu konudaki emeklerini unutmamak gerekmektedir.

Bu güzel çalışmayı basmak lütfunda bulunan Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’na teşekkür ederken, biliminsanı, değerli araştırmacı dostumuz Evangelia Balta’ya da Türkiye’de yapılan Karamanlıca çalışmalara da bir gözatması tavsiyesinde bulunmak isteriz.

Anadolulu olmak

Karamanlı bir baba ile oğlu, memleketlerini terk etmeden hemen önce hatıra fotoğrafı çektirmişler. Arkada Rumca “Anadolu Hatırası” yazıyor.