Kasım
sayımız çıktı

Kumsalda bir şair, bir ressam, bir avukat

Kıyı uzunluğu 515 kilometreyi bu­lan, 6 tarafı denizlerle çevrili nadir kentlerinden biri İstanbul. Bir zaman­ların “plajlar şehri” bugün müsilajıyla, kolibasiliyle meşhur ne yazık ki… 1920’li yıllarda Ekim Devrimi’yle gelen Beyaz Rusların kamplarda kaptıkları bitlerden deniz banyosuyla kurtulmak istemesi vesile olmuş. “Deniz hamam­ları”nın ahşap kutularının içinden kadınlı-erkekli kumsallara taşan deniz sefaları da bugün ancak fotoğraflarda kalmış.

Cumhuriyet sonrası altın çağını ya­şayan İstanbul plajlarından bugün ha­len kullanılanlar da var. Şimdilerde ka­dınlar plajı olarak hizmet veren Rumeli Kavağı’ndaki Altınkum Plajı, 1934’te şair Yahya Kemal Beyatlı (solda), ilk kadın ressamlarımızdan Melek Celal Sofu ve eşi ünlü avukat Hasan Celal Sofu’yu misafir etmiş. Şirket-i Hayriye, 1 Temmuz 1930’da açılan plaja vapur seferi başlatmış. Plajın ünü artsa da, gi­dip gelmenin 4 saat sürdüğü Altınkum o zamanlar çok daha yakın yerlerden de denize girebilen İstanbulluların pek rağbet ettiği bir yer olmamış.

DOĞAN PAKSOY KOLEKSİYONU