‘HANBAZİ’ TERİMİ ÜZERİNE
Kan ve han bağı sona ererken
“Hanbazi” terimini, “oyun oynar gibi han atama; ‘jouer au khan’, ‘khan play” şeklinde dışarıdan gelen bir bakışaçısıyla bugünkü dilimize aktarabiliriz. Oryantalist Charles- Henri-Auguste Schefer, Histoire de l’Asie Centrale par Mir Abdoul Kerim Boukhary adıyla 1876’da Farsça metin ve Fransızca çevirisi ile yayımlanan eserinde, hanların meşruiyetine ihtiyaç duyulduğu ancak güçlerini yitirdikleri döneme işaret eder.
FİNLANDİYA FAHRİ BAŞKONSOLOSU JEFF HAKKO
Helsinki-Ankara arasında çözülemeyecek sorun yok
Ukrayna’da devam eden savaş, geleneksel tarafsızlık politikalarıyla bilinen Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya katılma talebine neden oldu. Türkiye’nin şu ana kadar iki ülkenin üyeliğini onaylanmaması, ikili ilişkilerde gerilimi yükseltiyor. 2014’ten bu yana Finlandiya Fahri Başkonsolosluğu görevini sürdüren iş insanı Jeff Hakko göreve atanma sürecini ve iki ülke arasındaki ekonomik, kültürel, tarihî ilişkileri anlattı.
YILLARDIR BİTMEYEN BİR DİL SORUNU: “^”
Bir giydirilip bir çıkarıldı ‘şapka’ kafaları karıştırdı
Arap harflerinden Latin harflerine geçmek gibi güç sayılabilecek bir işi görece başarılı ve hızlı bir şekilde hayata geçiren Harf Devrimi, hem yazı hem de konuşma dilinde günümüzde etkileri hâla devam eden bazı tartışmaları beraberinde getirdi. Bunlardan biri de kamuoyunda “şapka” olarak bilinen işaretin kullanılıp kullanılmayacağı üzerine.
İHSAİYÂT MECMUALARI
İstanbul tarihi üzerine benzersiz kaynak eserler
1912’den itibaren yayımlanan ve daha sonra kısmen günümüz Türkçesine kazandırılan “ihsaiyât yıllıkları”, İstanbul’la ilgili önemli istatistik bilgileri içerir. Döneminin önde gelen yazar ve uzmanları tarafından yazılan yazılar, bu başvuru kitaplarını İstanbul tarihi açısından benzersiz kılar. Dört kez basılan bu eserin tam takım Türkçeye aktarılması büyük bir kazanç olacaktır.
BİR KUM DEFTERİNDEN (1)
Denizde ve sahilde çoktur, kovadan kalıpla kale olur, bazen içine kafa gömülür
Cambridge araştırmacıları bu yakınlarda kanıtladı: Kumullar kendi aralarında ilişkideler. Kumul göçlerinde topluca gerçekleşiyormuş hamleleri. Bırakıldıklarında herşeyi kapıp örtebiliyorlar: Arkeolojinin doğuş nedeni! Sanatın, edebiyatın, mimarinin temelinde-tarihinde vazgeçilmez bir madde kum. İçimize, hayatımıza karışan taneciklerin yolculuğu… Picasso, Saint-John Perse, Tektaş Ağaoğlu, Pierre Reverdy ve tabii Borges.
OSMANLI DÖNEMİNDE (1550-1800) EKONOMİ
Geçmişte de ‘para pul olur’ pahalılık, yokluk yaşanırdı
Osmanoğulları fetih ve istila seferlerinden zaferle ve yüklü ganimetlerle İstanbul’a döndüğünde bu refahtan hiç değilse belirli kesimler payını alırdı. Ancak karakışların bastırdığı, rüşvetçi memurların, sahtekar sarrafların, fırsatçı esnafın asayiş ve güven eksikliğinden faydalandığı; krizlerin pençesinde halkın açlıktan kıvrandığı dönemler de çoktu. Osmanlı İstanbul’undan 1550-1800 arasındaki 250 yıllık dönemin arz /talep, para/fiyat iniş-çıkışlarına örnekler…
SULTAN FATİH’TEN BU YANA BORÇ VE ENFLASYON
Allem edildi, kallem edildi paranın fendi siyaseti yendi
Para sadece ekonomik ve siyasi olayların değil, çok daha temel sosyal sorunların da hem nedeni hem sonucudur. Paranın itibarıysa onu çıkaran devletin yaşadığı orunlara, bunları çözme şekline, o devletin güç ve itibarına bağlıdır. Osmanlılar’ın para istikrarsızlığı aynı zamanda yönetim istikrarsızlığının hikayesidir. Cumhuriyetten bugüne dek de müdahaleler paradan kaçışı engellememiştir.
FİLM/THE BANSHEES OF INISHERIN
İrlanda İçsavaşı gölgesinde kavganın anlamsızlığı üzerine
İrlandalı oyun yazarı, senarist, yönetmen Martin McDonagh’ın Colin Farrell ve Brendan Gleeson’ın oyunculuklarıyla zirveye ulaşan kara komedisi “The Banshees of Inisherin” yılın en iyi filmlerinden biri olmaya aday… İrlanda’nın uzak bir adasında iki eski dostun arkadaşlığının bitişini anlatan film, suyun öte yanında süren İrlanda İçsavaşı’nın dumanlarıyla birleştikçe derinleşiyor.
KEŞİFLER ÇAĞINDA DENİZAŞIRI SEYAHATLERİN MÖNÜSÜ
Macellan ile denizcilerin açlık ve iktidarla imtihanı
16. yüzyılın başında, lojistik sorunları aşmanın epey güç olduğu coğrafi keşifler çağında, denizciler aylarca bir limana uğramadan yol alırdı. Portekizli kaşif Macellan ve denizcileri de dünyanın çevresini dolaşan ilk insanlar oldukları yolculukta açlık yüzünden yelken direklerini kemirmek zorunda kalmışlardı. Fernão de Magalhães’in dünyayı değiştiren maceralı hikayesi ve denizaşırı sömürgeciliğin başlangıcı.
DUNHUANG MAĞARALARI’NDAN ÇIKAN HAZİNELER
Eşsiz Uygur vesikaları ve bozkırdaki medeniyet
Günümüzde Çin Halk Cumhuriyeti sınırları içerisinde yer alan Dunhuang Mağaraların ve çevresinde bulunan Türkçe vesikalar, yerleşik hayata geçiş aşamasındaki Uygurlar’la ilgili zengin bilgiler sağlıyor, içerdiği detaylı hukuki düzenlemeler ile “tipik göçebe” algısının kırılmasında da rol oynuyor. Belgeler aynı zamanda, Dil Devrimi öncülerine, Türkçeleştirme sürecinde esin kaynağı olma özelliği de taşıyor.