Tarihin akışını değiştiren, ona mührünü vuran veya büyük tehlikelere mani olan Liderlere her memlekette rastlamak mümkün değildir. Ancak Atatürk bunun da ötesinde, dünya tarihinin nadir gördüğü müstesna bir asker, bütünleyici bir yönetici, bir dehadır. Bugün halen özlemle anılıyorsa ve gönülden seviliyorsa, bu beyhude değildir.
Büyük felaketler gösteriyor ki teknolojinin gelişmesi, modern çağa giriş ne kadar büyük olursa olsun; temelde insan karakteri, organizasyonu, örgütlenme kabiliyeti ve pozitif zihniyeti gelişmediği takdirde hiçbir şey ifade etmez.
Kanunî devri sadece büyük bir fetih devri değil, sınırlar kadar aynı zamanda devlet idaresinin de oturduğu bir dönemdir. Kültürel atılımlar, başta mimari ve kayıt sistemi olmak üzere kalıcı bir etki yaratmıştır. Ne Batı’da ne Doğu’da, dünya tarihinin bu en tayin edici dönemi ne yazık ki şimdiye kadar hakkıyla yazılamamıştır.