1.Dünya Savaşı’nda esir düşen ve savaş sonrası iade edilen Türk subayları, döner dönmez bu defa da ağır bir bürokratik sürece maruz kalıyordu. İlk defa yayımlanan belge, askerlerin cevaplaması gereken ayrıntılı soruları içeriyordu. Bunların çoğu emekli ediliyor, öncesinde de sadece masa başında çalışmış askerî personel tarafından kötü muamele görüyordu. Aralarındaki kahramanlar bile…
BİNGÜR SÖNMEZ
Osmanlı döneminde seferden dönen esirlerin askerî kurallar gereği Divan-ı Harp’te yargılanma-ları usuldendi ve hazırlanmış bir standart “sualler varakası” (sorgu tutanağı) mevcuttu. Bu tutanaklar ülkeye giriş noktalarında (istasyon, liman) inzibatlar tarafından esirlere veriliyor; doldurulduktan sonra Harbiye Nezareti Muamelat-ı Zatiye Dairesi’ne (Özlük İşleri) müracaat edilmesi tembih ediliyordu.
Bu çerçevede Yüzbaşı Kâmil Efendi’nin mahkemeye sunmak üzere hazırladığı ifadesinin müsveddesi, sorgulamanın ne kadar rencide edici olduğunu ortaya koymaktadır. İfadesinde, 16 Ocak 1916’da Kuzican Tepe’de taburu ile artçı bırakılınca, 13 mevcuda inene kadar kahramanca savaşarak nasıl esir düştüğünü anlatmaktadır.
Tutanakta, “nerede esir düştüğü, süngü savaşı yapıp yapmadığı, esir düştüğü zaman yanında kimler olduğu, silahını teslim edip etmediği, düşmana herhangi bir bilgi verip vermediği” üzerine 9 soru mevcuttur.

#tarih’in Nisan 2023 sayısı tüm Türkiye’de bayide…