Ermeni harflerini okuyabilen, eğer Türkçe bilmiyorsa yazılanı anlayamaz; Ermeni alfabesini bilmeyen biri de, metin Türkçe olsa da okuyamaz. Bu nadir ve unutulmaya yüz tutmuş eserler, bir dönem aynı coğrafyada birlik-beraberlik içinde yaşayan iki milletin ortak kültürünü yansıtıyor. 1942’deki son örnek, tehcirden sonra ABD’ye giden Ermenilerin hâlâ Türkçeden vazgeçmediklerinin kanıtı.
Türkçe yazımda Ermeni alfabesi, 14. yüzyıldan itibaren yazma eserlerde, 18. yüzyıldan itibaren de basılı eserlerde kullanıldı. 1915 sonrası kullanımı giderek azalırken, bilinen son kitap 1968’te Arjantin-Buenos Aires’te yayımlandı.
Ermeni harfleriyle yazılan ancak okunuşu Türkçe olan eserleri kapsayan Ermeni harfli Türkçe edebiyat, “arafta kalmak” deyimini en çok hak eden yazı dillerinden biri. Ermeni harflerini okuyabilen, eğer Türkçe bilmiyorsa yazılanı anlayamaz; Ermeni alfabesini bilmeyen biri de, metin Türkçe olsa da okuyamaz. Ermenilerin ve Türklerin ortak buluşma, kaynaşma noktası olabilecek bir edebiyat, gün geçtikçe kayboluyor, giderek unutuluyor.
İşte 20. yüzyılın ilk yarısına kadar edebiyatımızın ve sosyal yaşamımızın önemli bir parçası olan Ermeni harfli Türkçe eserlerden 10 maddelik bir seçki.
YENİ ERMENİCE DİLBİLGİSİ
Yıl 1727: Alfabe Ermenice kitap Türkçe!
ERMENİ harfli Türkçe basılı ilk kitap 1727’de yayımlandı. Mikhitar Sepasdatsi’nin Venedik’te basılan 149 sayfalık Yeni Ermenice Dilbilgisi kitabı bir sözlük niteliğindeydi. Bunu, 3 yıl sonra İstanbul’da basılan Kevork Mikhlayim’in Hisus Krisdos Efendimizin Tertemiz Doğumuna Dair Nutuk ve Çarmıha Gerilme Ahdı adlı kitabı izledi. 64 sayfalık kitap aynı zamanda Türkiye sınırları içinde basılan ilk Ermeni harfli Türkçe kitaptır.
Günümüzde, Hasmik Stepanyan’ın Turkuaz Yayınları’ndan çıkan Ermeni Harfli Türkçe Kitaplar ve Süreli Yayınlar Bibliyografyası (1727 – 1968) konuyla ilgili temel kaynak kitaplardan biri. Stepanyan burada “Dünyanın yaklaşık 50 şehrinde, 200 kadar basımevinde yayımlanan kitapların sayısı 2.000’i geçmektedir” diyor.
AKABİ HİKAYESİ – 1851
İlk Türkçe roman Ermeni harfleriyle yazıldı
İLK Türkçe roman olan Akabi Hikayesi 1851’de Ermeni harfleriyle yazıldı ve basıldı. Vartan Paşa (Hosvep Vartanyan) tarafından yazılan roman, 1872’de eski harfli Türkçe (Osmanlıca) olarak yayımlanan Taaşşuk-ı Fitnat’tan tam 21 yıl önce yayımlanmıştı. Avusturyalı Türkolog Andreas Tietze’nin “Türkiye’de yazılmış ve basılmış hakiki ilk modern roman” olarak nitelendirdiği bu eser, İstanbul’un gelenekleri, adetleri, eğlenceleri ve sayfiye yerlerini de odağına alarak Ermeni Katolik Hagop ile Ermeni Ortodoks Akabi’nin mutsuz aşkını konu edinir. 19. yüzyılın tam ortasındaki bu roman, edebiyatımızın milat noktalarından biridir.
HÜDAVENDİG AR – 1870
Bursa’da çift dilli gazete
BURSA 19. yüzyılda Ermeni nüfusun da yaygın olarak yaşadığı şehirlerden biriydi. Öyle ki Bursa’da çıkan 4 sayfalık Hüdavendigar gazetesinin bu ilk dönemi çift dilli olarak devam etmiştir. Gazetenin iki sayfası eski harfli Türkçe, iki sayfası ise Ermeni harfli Türkçe olarak yayımlandı. Hüdavendigar, Bursa Vilayet Matbaası’nda basılıyordu.
GEYİKLİ – 1875-80
Tütün ambalaj kağıdı 3 dilli yazıldı
19. YÜZYILIN ikinci yarısında sigara ambalaj kağıtlarının Osmanlı toplumunda yaygınlaşmasıyla, Ermeni harfli Türkçe metinlere gerek sigara kağıtlarının ambalajında gerekse ambalaj kapaklarının içinde rastlanıyordu. Osmanlı Devleti’nde ilk sigara üretimini yapan şirketlerden biri olan Balıkpazarı’ndaki Geyikli Sigara Firması’nın 31 Mayıs 1875 tarihinde bastığı Osmanlı, Rum ve Ermeni harfli Türkçe üç dilli sigara ambalaj kağıdı, bu türün ilk örneği. Geyikli Sigara Kağıdı’nın görselinde alamet-i farikası olan geyik resmi ve Ermeni harfli Türkçe olarak “Ba-İmtiyaz-ı Mahsus” ve “Balıkpazarı içerisinde No: 29” yazısı yer alıyor. AT Co. Sigara Firması’nın ise 22 Temmuz 1880’de bastığı sigara kağıdı ise yine Osmanlı, Rum ve Ermeni harfli Türkçe olarak “İmtiyaz-ı Mahsus 22 Yuilis 1880 ve Hasır İskelesi Tütün Gümrüğünde No: 14” yazısına yer veriyor.
KAPTAN HATERAS’IN SERGÜZEŞTİ – 1877
Jules Verne’in eseri yazar hayattayken…
OSMANLI döneminde Ermeni harfli Türkçe olarak 5 Jules Verne çevirisi yayımlandı. İlki, 1877’de Bursa’da basılan 256 sayfalık Kaptan Hateras’ın Sergüzeşti’dir. Eser, orijinal Fransızca (Les Aventures du Capitaine Hatteras-1866) basımından sadece 11 yıl sonra Ermeni harfleriyle Türkçe olarak piyasaya çıkmıştı. Aynı eser, bu defa farklı bir çeviriyle -yine Ermeni harfli Türkçe-İstanbul’da 463 sayfa olarak basılmıştır. Aynı şekilde basılan üçüncü Jules Verne eseri, 1892’de İstanbul’da çıkan 408 sayfalık Denizler Altında Yirmi Bin Fersah’tır. Dördüncü kitap 1893’te İstanbul’da basılan 438 sayfalık Gizli Ada, beşinci kitap ise 1893’te İstanbul’da basılan 288 sayfalık Seksen Günde Devri Alem’dir.
FELEK – 1882
İlk popüler tarih dergilerinden
1882-1887 arasında İstanbul’da çıkan Felek Musavver dergisi, döneminin en çok okunan ve tüm dünyadan haberler veren ilk popüler tarih yayınlarından biriydi. Hovanes Balıkçıyan’ın çıkardığı dergi 16 sayfa olarak resimli formatta yayımlanmaktaydı. Renkli kapağı, muntazam baskısı ve tasarımı ile olduğu kadar, aktardığı güncel ve tarihî konuları ile de döneminin öncülerinden biriydi.
DESTAN – ?
‘İsmim Lefder idi…’
YAKLAŞIK A3 ebadında ve kim tarafından ne zaman basıldığı bilinmeyen Ermeni harfli Türkçe destanlar külliyatının kayda girmemiş, aykırı ve nadir malzemelerinden… Şairi belli olmayan bu destanın ilk dörtlüğü şöyle:
“Deynin ahayli ahbab-u yaran Aşkına uğrayan uğrar ziyane İsmim Lefder idi kendim kahraman Bismillahi rahman çıkdım meydane”
FATURA – 1913
Tirebolu’da çokdilli ticaret
ERMENİ harfli Türkçe, 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren işyeri faturalarında Osmanlı harfli Türkçe ile birlikte en çok tercih edilen yazı dillerinden biriydi. İstanbul’daki, Anadolu’daki manifaturacılar, dericiler, ayakkabıcılar, envai çeşit esnaf, eski harfli Türkçenin yanısıra faturalarında Ermeni harfli Türkçeyi de kullanıyordu. Giresun-Tirebolu’da bir toptancının eski harfli Türkçe, Ermeni harfli Türkçe ve Rumca, 3 dilli bu faturası ilgi çekici. Ahmed Celal ve Mehmed Bey, Tirebolu’daki dükkanları için bu 3 dilli faturayı basmışlar. Fatura üzerinde kurşun kalemle atılmış eski harfli Türkçe tarih 1913 yılını işaret ediyor. Faturanın üst kısmı eski harfli Türkçe, sol tarafı Ermeni harfli Türkçe ve sağ tarafı ise Rumca. Sol kısımda şöyle yazıyor: “Toptancı Manifatura Mağazası, Kulaksızzade Ahmed Celal ve şeriki Kürd Hasanzade Mehmet, Tirebolu”.
KABİN FOTOĞRAFLARI – 20. YÜZYIL BAŞLARI
Fotoğrafın çok dili var
OSMANLI toplumunda genellikle varlıklı kesimin ve saray çevresinin tercih edebildiği özel kabin fotoğraflarında da Ermeni harfli Türkçeye az da olsa rastlamak mümkün. Özellikle “Amerikan Fotoğrafhanesi”, bu örneklerin görülebildiği bir adres. Bu ön tarafında madalyalı saray çevresinden zatın olduğu kabin fotoğrafının arkasında, İstanbul Mahmutpaşa’daki Amerikan Fotoğrafhanesi’nin 4 dildeki adresi ve reklamı okunuyor. Eski harfli Türkçe, Fransızca, Ermeni harfli Türkçe ve Rumca bu adres bilgisinin sol alt kısmı Ermeni harfli Türkçe. Şöyle yazıyor: “Amerikan Fotoğrafhanesi, Mahmud Paşa başında, Bezciler Yokuşu No: 8, İstanbul”.
HELAS – 1942
Tehcir sonrası ABD’de yine Ermeni harfli Türkçe!
20. YÜZYILIN ilk çeyreğinden sonra Ermeni harfli Türkçe eserler giderek azaldı. 1915 Ermeni tehcirinin de bu azalmada büyük payı vardı. Ancak Türkiye’den göçeden, göçetmek zorunda kalan Ermeniler, yurtdışında yaptıkları yayınlarda Ermeni harfli Türkçeyi kullanmayı sürdürdü. Bilinen son Ermeni harfli Türkçe yayın, Dikran Kireçyan’ın Arjantin-Buenos Aires’te yazdığı 101 sayfalık Destan kitabıdır.
Kaliforniya-Fresno’da yayımlanan ve kayıtlarda rastlanmayan Helas (Kurtuluş) mecmuası da yurtdışında basılan ilginç örneklerden biridir. Protestan Ermenilerin çıkardığı dergi, dinî bir bülten olma özelliği taşır. Derginin en üstünde “Amerika Ruhani Biraderliği Gazetesi” yazıyor. 1942’ye ait 49 numaralı bu sayının ilk makalesi, dergiyi yayına hazırlayan B. Tahmisyan’ın “Pertevler” ana başlığıyla, “Helas ailesine” adlı yazısı ile başlıyor. Derginin bu sayısında yer alan diğer yazıların başlıkları şöyle: “Ermeni Biraderliğin Müminin Daveti, Ruhani İntibahın Çareleri, Hayat Ekmeği”.