Kutsal topraklara yaptığı geziden gerçek haçın parçaları gibi kutsal objelerle dönen Helena’nın anıt mezarı, Roma’nın az bilinen tarihî hazinelerinden biri.
Roma İmparatoru Büyük Konstantin’in (272 – 337) annesi Helena, 250 senelerinde Bithinya’nın Drapenum şehrinde doğmuştu (bugün Yalova ili, Altınova İlçesi, Hersek Köyü). Üst sınıf bir aileden gelmediği anlaşılıyor. Konstantin’i Sırbistan’ın Niş şehrinde dünyaya getirdi. Konstantin’in babası Ge- neral Konstantius “Tetrark” seçilip imparatorluğun batısını yönetmek için Galya ve Britanya’ya giderken, Helena ve oğlu, Nicomedia’ya (İzmit) İmparator Diocletian’ın sarayına gönderildiler. 305 yılında babasının yanına Galya’ya giden Konstantin, onun ölümü üzerine 306 yılında Eburacum (York, İngiltere) şehrinde imparatorluğunu ilan etti. Sonrasında başlayan iç ve dış savaşlarda başarılı sınavlar verip, Roma İmparatorluğu’nun tek hakimi olmak için 18 yıl mücadele etti. En son 324 yılında Chrysopolis’te (Üsküdar) rakibi Licinius’un ordusunu kanlı bir muharebede yenerek Britanya’dan Suriye’ye, Almanya’dan Kuzey Afrika’ya kadar uzanan bu muazzam coğrafyanın tek imparatoru oldu.
Annesini 312 yılında yanına alan Konstantin, 313’te Milano fermanı ile Hıristiyanlığı serbest bıraktı. İnançlı bir Hıristiyan olan Helena 326 – 328 arasında Mısır ve Filistin’deki kutsal topraklara bir gezi yaptı. Kudüs’te Kutsal Mezar Kilisesi’ni inşa ettirdi, Roma’ya gerçek haçın parçaları gibi kutsal objelerle döndü ve yolculuğunun ertesinde öldü.
Helena, Roma’da Konstantin’in aslında kendisi için yaptırdığı bir anıt mezara gömüldü. Porfir taşından lahti, bugün Vatikan Müzesi’nde bulunuyor. Via Casilina caddesindeki anıtmezar ve yanıbaşındaki muhteşem katakomblar (erken Hıristiyan yeraltı mezarlıkları) Roma’nın pek bilinmeyen hazinelerinden sadece ikisini oluşturuyor.
Oğlu ise, Roma’da değil, ikinci kurucusu olduğu ve ismini verdiği ebedi şehrimizde yatıyor. Gömüldüğü yere, 1144 sene sonra başka bir büyük imparator daha defnedilecek: Fatih Sultan Mehmet.