Dünün ve bugünün gündemi e-postanıza gelsin.
0,00 ₺

Sepetinizde ürün bulunmuyor.

Nusret’in mayınları, topçunun kararlılığı

İstanbul’u işgal ederek Osmanlı Devleti’ni savaş dışı bırakmayı planlayan İtilaf donanması, altı savaş gemisi savaş dışı kalınca 18 Mart akşamı geri çekilmek zorunda kaldı. Türkler uzun zaman sonra ilk kez, Batılı büyük devletlere karşı bir muharebe kazanıyordu.

Çanakkale’nin bombardımanı sırasında, kamufle edilmesine rağmen isabet alan minare.

Boğaz’ı geçip İstanbul’u ele geçirmek üzere düzenlenen deniz hare- katı, 19 Şubat 1915’te başladı. 20 büyük zırhlı savaş gemisi, muhtelif büyüklükte kruvazör, torpido, muhrip ve yardımcı gemilerle 100 parçalık muazzam bir donanma Çanakkale önünde toplanmıştı. Donanma komutanı Amiral Carden, Boğaz’ı 15 günde geçebileceğini varsayarak dört aşamalı bir plan yapmıştı. Ancak rahatsızlığını ileri sürerek görevinden ayrıldı, yerine Amiral De Robeck getirildi.

Çanakkale harekatını Londra’dan takip eden Deniz Bakanı Churchill’in baskısı üzerine, De Robeck 18 Mart günü kati taarruza karar verdi. Çanakkale Boğazı’nı savunan Türk birliklerinin başında Cevat Paşa vardı. Ağustos’tan beri yapılan çalışmalarla müdafaa tertibatı sağlamlaştırılmıştı. Bilhassa 11 sıra halinde denize döşenen 400 mayın, müdafaanın en etkili silahıydı. Nusrat mayın gemisinin 7-8 Mart’ta Erenköy koyunun hemen açığına döşediği 26 mayın, muharebenin kaderini tayin edecekti. İtilaf donanması 18 Mart 1915 Perşembe günü 16 büyük savaş gemisiyle Boğaz’dan içeriye girdi ve saat 11’de ilk top patladı. Artık savaş gemileri ile Boğaz’ın iki yakasında sıralanmış tabya ve bataryalardaki Türk topçuları arasında ölümüne bir mücadele başlamıştı. Öğleye kadar korkunç bir bombardımanla altüst edilen Türk tabyalarının bazıları geçici de olsa susmuştu. Saat 14.00’e kadar durum istilacıların lehine görünüyordu ki, hiç beklenmedik bir hadise durumu tersine çevirdi. Fransız savaş gemisi Bouvet bir mayına çarparak birkaç dakika içinde 600 civarında mürettebatıyla denize gömüldü.

Kader gemisi Nusrat ve Boğaz muharebesi İtilaf Kuvvetleri 19 Şubat 1915’te Boğaz’ı bombalamaya başladılar. 18 Mart’ta sonuçsuz kalan büyük harekatın kahramanı ise Nusrat mayın gemisi ve Osmanlı topçusuydu. Boğaz’ı kapatan mayın hatları ve onları koruyan topçular, dönemin en kuvvetli armadasına geçit vermedi.

Bu hadise, düşman bombardımanı altında nispeten morali bozulmaya başlamış topçuların yeniden gayrete gelmesine vesile oldu. Hemen ardından İngiliz zırhlısı Irresistible bir mayına çarparak ağır yaralandı. Ona yardıma giden Ocean da yine bir mayına çarpınca, donanma topçuyla düelloyu bırakıp batmak üzere olan iki gemideki mürettebatı kurtarma kaygısına düştü.

Gelişmeler, mayınlar temizlenmeden Boğaz’ı zorlamanın faydasızlığım açıkça ortaya çıkarmıştı. İtilaf donanması akşama doğru geri çekildi. Karanlık çöktüğünde ağır yara almış iki gemi de battı. Üç savaş gemisinin kaybı, üçünün de ağır derecede hasara uğramasıyla mevcudunun 1/3’ünü yitiren İtilaf kuvvetleri büyük bir yenilgi almıştı. Türk savunma hattında ise kayıplar mukayese edilemeyecek kadar azdı. Kullanılamayacak derecede hasar görmüş birkaç top vardı. İnsan kaybı ise 3 subay, 22 er şehit ve 2 subay, 59 er yaralıdan ibaretti.

Devamını Oku

Son Haberler