27 Mayıs gecesi iş makinalarının Gezi Parkı’nda çalışmaya başlamasından 15 Haziran’da parkın boşaltılmasına kadarki süreç, Türkiye tarihi açısından bir dönüm noktası yaratan gelişmelere sahne oldu. 19 güne ve İstanbul’dan başlayarak yurt geneline yayılan gösteriler sırasında yaşananların bilançosu da ağırdı. Türkiye’yi sarsan 19 günün saat saat en önemli kırılma anları…
Türkiye, Mayıs ayında bulunduğu coğrafyanın en önemli kırılma anlarından birini yaşadı. 27 Mayıs gecesi Taksim’deki Gezi Parkı’nda iş makinalarının çalıştığını gören birkaç kişinin uyarısı sosyal medyada yankılandı. Gece yarısı toplananlara yönelik polis müdahalesi, ağaç yıkımına yönelik başlayan eylemi Türkiye tarihinin en geniş katılımlı sivil direnişine dönüştürdü. Özellikle 31 Mayıs sabah 05:00’te Gezi Parkı’nda “nöbet tutan” binlerce kişiye yapılan müdahaleyle, bu tarih eylemler için bir dönüm noktası oldu. O gece kentte destek eylemleri düzenleniyordu.
İçişleri Bakanı Muammer Güler, 6 Haziran’da 28 Mayıs’tan o güne kadar Türkiye’deki 81 ilin 78’inde 746 gösteri yapıldığını açıkladı. Gösterilerin bilançosuysa çok ağır oldu 3 Haziran’da Mehmet Ayvalıtaş ve Abdullah Cömert, 5 Haziran’da Mustafa Cömert, 14 Haziran’da Ethem Sarısülük hayatını kaybetti. Türk Tabipler Birliği’nin 20 Haziran’da açıkladığı verilere göre 13 ilde 7836 yaralı hastanelere başvurdu, 60 kişi ağır yaralandı, 101 kişi kafa travmasına uğradı, 11 kişi gözünü kaybetti.
Eylemciler, arkaya dönüp baktıklarında yaşananların nasıl bu noktaya geldiğinin şaşkınlığı içindeydi. Ancak yalnız değildiler. İktidar ve muhalefet partileri de sürece dair doğru bir okuma yapmakta zorlandı. CHP eylemi desteklerken yaşananların sahiplenmekten uzak durdu. MHP eylemlere katılmama çağrısı yaparken BDP ise çoğunlukla tepkisini sokaklara yansıtmadı.
Esas belirleyici, kuşkusuz AK Parti’nin tavrıydı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Kuzey Afrika gezisindeyken “Olaylar başladığında bunu çevre olayı olarak görseydik, bu noktaya gelmezdi” dedi. Ancak Başbakan’ın Türkiye’ye dönüşü yaşananları küresel komplo olarak değerlendirmesi ve “milli iradeye saygı” mitingleri, uzlaşma çabalarını çıkmaza soktu.
Klişe tabirle artık Türkiye’nin ve dünyanın gözü Gezi Parkı üzerindeydi. Yabancı siyasilerden gelen açıklamalar diplomatik sorunlara yol açtı. Bir yandan da Gezi Parkı protestolarıyla Türkiye, yurt dışına direniş ihraç etti. Brezilya’da isyanda, “Aşk bitti, burası Türkiye” sloganları atıldı.
Olayların patlak vermesiyle sosyologlar, ekonomistler, siyaset bilimciler farklı platformlarda eylemlere yönelik analizlerini sundu. Yaşananları değerlendirmek için tarihçilerin vakti henüz gelmedi. İlerleyen yıllarda, araştırmacıların tarafsız dönem kaynağı bulmakta sıkıntı çekeceği muhakkak. Bu sorunu şimdiden gidermek adına NTV Tarih olayların başladığı 27 Mayıs gecesinden Gezi Parkı’nın boşaltıldığı 15 Haziran’a kadarki dönemin dönemeçlerine dair bu zaman çizelgesini hazırladı. Ne de olsa tarih, yaşarken yazılır!