Kasım
sayımız çıktı

Yüzbinlerin trajedisi

Yakın tarihimizin belki de en kara sayfası olan Ermeni tehciri, bu toprakların yerlisi yüzbinlerce insanın hayatına maloldu. Gerek 1915’te yaşanan hadiselerin gerekse bugüne uzanan algı tarihinin, inkar politikalarının satırbaşları…

Binlerce yıldır Anadolu’yu mesken tutmuş kadim bir medeniyetin evlatlarının, yerlerinden yurtlarından edilerek çoluk çocuk, kadın erkek, hasta yaşlı demeden ağır koşullarda devlet zoruyla meçhule sürülmesinin, yüzbinlercesinin ölmesi ve öldürülmesinin üzerinden tam 100 yıl geçti.

Devletlerin ve milletlerin tarihi sadece şanlı sayfalardan oluşmaz. Her ülkenin geçmişinde karanlık dönemler, acı hadiseler vardır. Ancak geleneği olan devletler, özgüveni yüksek bireylerden oluşan milletler “kara sayfalar”la yüzleşebilir, bu konularda aksiyona geçebilir. Ancak “soykırım mı, değil mi?” tartışmasının ötesinde, yaşanan acıların ortak kılınmasıyla, insani ve vicdani temelde bir yüzleşmeyle sağlıklı bir gelecek kurulabilir.

1915 tehcirinin hem Ermenilerde hem Türkler ve Kürtlerde yarattığı travma, 100 yıl sonra hala etkisini sürdürüyor. Yaşananları değiştiremeyiz. Ama geçmişi değerlendirerek bugünü anlayabilir, yarını değiştirebiliriz.

Mayıs 1915’te Harput’tan tehcir edilen Ermeniler.