CHP’nin kurduğu hükümetin 17 Ocak 1978’de güvenoyu almasından sonra Türkiye, ülkücülerin tırmandırdığı şiddet sarmalının ortasına düşmüştü. Tam bir katliamlar yılı olan ve 1200’den fazla kişinin öldürüldüğü 1978’in en büyük vahşeti ise Maraş’ta yaşandı.
Sadece 1978’in değil yakın tarihin en büyük katliamlarından biri olan 22- 26 Aralık tarihleri arasındaki olaylarda resmi rakamlara göre 101 kişi öldü, ancak gerçek ölü sayısının 200 civarında olduğu tahmin edilmektedir.
Olaylar, 19 Aralık 1978’de Cüneyt Arkın’ın başrolünü oynadığı, Rusya’dan kaçıp Türkiye’ye sığınan bir ajanla aşık olduğu genç kızın öyküsünü anlatan “Güneş Ne Zaman Doğacak” filminin Çiçek Sineması’ndaki gösterimi sırasında bomba patlamasıyla başladı. Ülkücülerin izlediği film sırasında patlayan bombayı solcuların attığı söyleniyordu ancak daha sonra bombayı ülkücü provokatörlerin attığı anlaşıldı.
Belediye hoparlöründen ve Ulucami minarelerinden “Alevi komünistler suyumuza zehir kattı, Allahını seven Müslüman hazır olsun” anonslarının yapıldığı 21 Aralık’ta ülkücüler iki solcu öğretmeni bombalamanın misillemesi olarak öldürdüler. Ertesi gün, öğretmenlerin cenazesine katılan yaklaşık 5 bin kişiyi camide 8-10 bin kişilik sağcı grup bekliyordu. “Komünistlerin ve Alevilerin namazı kılınamaz” diye bağıran grup cenazeye taş ve sopalarla saldırdı. Sağcılar, “Ordu millet elele”, “Komünistler Moskova’ya” ve “Müslüman Türkiye” sloganları atarak taş, sopa, tabanca, tüfek, balta ve balyozlarla sol parti ve örgüt binalarını basıp ateşe verdi, Alevilere ait 300 civarında işyerini tahrip etti, ardından Alevi mahallelerine yöneldiler.
Katliamdan bir hafta önce Alevi mahallelerine gelen ve görevli olduklarını söyleyen kimliği belirsiz kişiler, evlerde kaç kişinin yaşadığını tespit etmiş ve Alevilerin evlerini işaretlemişti. Saldırganlar hangi evde kaç kişiyi öldüreceklerini biliyordu.
Olaylar 24 Aralık’ta büyük bir vahşete dönüştü. Hamile kadınlar, küçük çocuklar, hasta ihtiyarlar bile sorgusuz sualsiz katlediliyordu. Saldırganlar ağaçlara cenin çivilemek, genç kızların göğüslerini kesip sopaların üzerinde gezdirmek gibi o güne dek görülmemiş şeyler yapmıştı.
O dönem ana muhalefette olan Adalet Partisi lideri Süleyman Demirel, meşhur “Bana sağcılar cinayet işliyor dedirtemezsiniz” sözünü Maraş Katliamı üzerine söylemiş, gazeteci Uğur Mumcu bu sözleri “Demirel’in insanlığını anlamak için bu sözler yeter. Böyle bir siyasetçiye ne dünya tarihinde ne Türkiye’de rastlanmıştır” diye değerlendirmişti.