Aralık
sayımız çıktı

Mekteb-i Sultani ve Cimbom’un ayak sesleri

Araştırmacı-yazar Melih Şabanoğlu’nun Kuruluş: Mekteb-i Sultani’den Galatasaray Spor Kulübü’ne Türkiye’de Futbolun Erken Çağı adlı eseri, başta Galatasaray Spor Kulübü olmak üzere Türk futbolunun ilk yıllarına ışık tutuyor.

KURULUŞ
Melih Şabanoğlu
Vakıf Bank Kültür Yayınları
353 sayfa, 32 TL

Osmanlı modernleşme­si, Mekteb-i Sultani’nin ilk 50 yılı, Osmanlı dö­neminde modern sporların tari­hi ve bilhassa Galatasaray Spor Kulübü’nün ilk dönemleri üze­rine araştırmalar yapan Melih Şabanoğlu’nun son kitabı Kuru­luş: Mekteb-i Sultani’den Gala­tasaray Spor Kulübü’ne Türki­ye’de Futbolun Erken Çağı çıktı. Çalışma aynı zamanda yayın hayatına yeni başlayan Vakıf Bank Kültür Yayınları’nın öncü kitapları arasında yer alıyor.

#tarih’e de yazıları ve ça­lışmaları ile birçok kez katkıda bulunan Melih Şabanoğlu’nun bu kitabı, Osmanlılarda futbol konusunu 19. yüzyıl dönemi­ne kadar irdeliyor. Futbolun bu topraklara nasıl geldiğinden tu­tun, Mekteb-i Sultani’de oyna­nan ilk futbol oyununa kadar, Galatasaray’ın ilk futbolcula­rının ve ilk formayı dikenlerin bilgisinin verildiği bu ayrıntılı kitap, dönemin bakışaçısını ve uygulamalarını da kapsamlı şe­kilde ele alıyor.

Fransızca, İngilizce ve tabii eski Türkçe ile basılı kaynakla­rın, arşiv belgelerinin, hatırat­lar ve şahsi mektupların yıllar alan titiz taranmasıyla sözlü ta­rih çalışmalarının ortak sonucu olan çalışma, yalnızca Galatasa­ray’ın değil İstanbul Futbol Li­gi’nin ilk takımlarına dair geniş bir bilgi kaynağı. Fotoğraflarla da somutlaştırılmış metinlerde, bugün birçoğunun yerinde yel­ler esen spor takımları ve spor insanları anlatılıyor.

Yazar Melih Şabanoğlu, bu titiz ve kapsamlı çalışması hak­kında şöyle diyor: “Bu kitabın kanımca dört temel özelliği var. İlki spor tarihçiliğinde doğru bilinen yanlışları ortaya koy­ması. Bu, elimizdeki tarihsel kaynakları, ‘hangileri dönem­seldir, hangileri değildir’ gibi bi­limsel olarak sınıflandırmak ve bu kaynaklara hiç bilinmeyen yenilerini eklemek sayesinde mümkün oldu. İkincisi spor ta­rihçiliğini popüler değil de, aka­demik bir tabana oturtmaya ça­lışması. Üçüncü özelliği ise spor tarihçiliğini disiplinlerarası bir yöntemle sosyal tarih olarak ele alması. Böylece dönemin spor tarihi, yine dönemin siyasal, ekonomik, sosyal, eğitim ve mil­letler tarihiyle birlikte ele alına­rak canlı bir panorama oluştu­rulmaya çalışıldı. Son olarak ki­tap temel bir teze sahip. Bu tez ‘1905’te Müslüman-Türk züm­resi nasıl oldu da bir futbol ku­lübü oluşturabildi’ sorusunun peşine düşüyor”.

Galatasaray futbol takımı Galatasaray’ın bilinen ilk fotoğrafı (1906). Soldan birinci sıra: Mazhar Arat, Asım Tevfik Sonumut, Milo Bakiç, Refik Cevdet Kalpakçıoğlu, Boris Nikolov. İkinci sıra: Abidin Daver, Tullius Apostolgo, Bekir Sıtkı Bircan, “Sinekemani” Nuri Duyguer, “Şehit” Celal, Kâmil. Üçüncü sıra: Tahsin Nahit, Ali Sami Yen, Emin Bülent Serdaroğlu, Reşat Sirvani, Mehmet Ali Tamay.
BİR DEVRİMCİNİN
HATIRALARI
Victor Serge
Türkçesi: Bülent Tanatar
Yazın Yayıncılık
543 sayfa, 70 TL

Rus Devrimi’nin tarihsel tanıklıkları

Rus göçmen bir aileden gelip Brüksel’de do­ğan Victor Serge, 20. yüzyılın en ilginç yazarların­dan. Siyasal ve edebi yaşamı hapishanelerde geçmiş yazar, 1919’dan itibaren Rusya’daki devrimci mücadeleye katıl­mış ve önemli olayların tanığı olarak kişisel hatıralarını bir dönemin tanıklığı biçiminde kaleme almış. Sovyet Devri­mi’nin önde gelen simalarının yanısıra dönemin Fransız ve Rus edebiyatçılarının portre­lerinin de yer aldığı hatırala­rı, bir dönemin katalogu gibi. Türkçede İçerdekiler ve Gücü­müzün Doğuşu adlı romanları bulunan yazarın bu eseri, Ya­zın Yayıncılık tarafından yeni­den çevrilerek basıldı.

Eseri kendine düstur edi­nen John Berger’in niteleme­si şöyle: “Önermekte olduğum yaratıcı pratik türünün ruhu, devrimci ve romancı Victor Serge’in yapıtlarında örnek­lenmiştir sanırım. Serge, hem devrimci hem yazar olarak sa­hip olduğu role ilişkin gele­neksel entelektüel görüşü ta­şımıyordu. Öncü bir partinin teorisyeni olarak görmüyor­du kendini; daha çok kitlele­rin deneyinin bir tanığı olarak görmekteydi”. Serge’in bu “ga­zeteci yaklaşımı”, edebi olduğu kadar tarihsel açıdan da kitabı benzersiz kılıyor.

Rus asıllı Belçikalı edebiyatçı Victor Serge (1890-1947).

EN SEVİLEN KLASİKLER
Darren Henley, Tim Lihoreau,
Sam Jackson
Çev.: Ecem Yücel
Kitap Kurdu Yayınları
470 sayfa, 35 TL

Klasik müziğin güncel ansiklopedisi

Müzikseverlere, kla­sik müzikle ilgi­lenmek isteyenle­re, hem müptelalara hem de yeni başlamaya niyetlenen­lere bir rehber olacak kitap. Klasik Batı Müziğinin en çok dinlenen 300 parçasını sıra­layan bu kitap, Classic FM is­tatistiklerine göre hazırlan­dı. 1996’da, Classic FM’de “En Sevilen Klasikler Listesi”ni ortaya çıkaran ve 11 yıl sürey­le bu listeyi idare eden Darren Henley, 2008’den bu yana lis­tenin yapımcılığını üstlenen Sam Jackson ve haftasonu programlarının sunucusu Tim Lihoreau tarafından hazırla­nan kitap, İngiltere’de 2011’de yayınlanmıştı. Kitabın reper­tuvarı Beethoven’dan Rahma­ninov’a, Mozart’dan Şostako­viç’e dek uzanıyor. Kitap Bach, Çaykovski, Brahms, Bruch, Vaugan, Chopin, Verdi’ye uza­nıyor. Yüzlerce yıllık bir serü­vene sahip klasik müzik par­çalarının bugünün dinleyicile­riyle buluşmasını sağlayacak bir kılavuz niteliğinde. Her meşhur parçaya ilgili kısa fa­kat temel bilgileri aktaran bir temel eser.

Piyanosu başında Beethoven.